Bir kulüp yötecisi, sporsevmez sahaya girip, Türkiye’nin tanınmış bir hakemini yumrukluyor.

Daha önce  olduğu gibi bu saldırgan da 10-15 gün içinde serbest bırakılıyor.Dışarıda kahramanlar gibi karşılanıyor.Hemen, ardından bir başka sporsevmez şehil sahaya  dalıp bir futbol takımını zorla sahadan çekiyor...

Dün gece Riyad’da olanlar da bambaşka...

Türkiye Futbol Federasyonu, Süper Kupa maçını Galatasaray ve Fenerbahçe'nin onayıyla,yine her iki futbol takımının gelir sağlaması amacıyla, Suudi Arabistan 'da ( Riyad'da ) oynatma kararı almıştı.

20 Ekim tarihinde her iki futbol takımı da, İstiklal marşımızın okunması ve ay yıldızlı bayraklarımızın stadyumda açılması konusunda zaten protokol imzalanmıştı....Buraya kadar sorun yok...

Asıl mesele her iki futbol takımının, özelikle F.B Spor kulübü başkanın maça bir kaç saat kala, sahaya Atatürk fotoğraflı formalarla çıkıp,ve yine, " Ne mutlu Türk'üm diyene!" Yurtta Sulh, Barışta Sulh." afişlerini  açma talebidir...

Burada soru şu dur: Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, dün olaylı Süper Kupa finali öncesinde yaptığı açıklamada, Suudi yetkililerin 'Atatürk' konusundaki taleplerini reddettiğini ve bu nedenle maça çıkmayacaklarını ilan etmişti...

Daha birkaç ay önce AEK Larnaca deplasmanında, stada Türk ve KKTC bayrağı sokmayacağına dair protokol imzalayan yine Ali Koç efendi değil miydi?

Türk Arap ticari ve siyasi ilişkilerinin normale döndüğü, bugünler de, Ali Koç'un tavrı, siyasidir ve yine  Atatürk'ü kullanmak suretiyle, Arap düşmanlığı yapmaktır..

Aynı Gezi Parkı Eylemlerinde olduğu gibi, mesele bir ağaç değil, provokasyondur.

Diyelim ki; Suudi Arabistan'ın iki futbol takımı,böylesi bir maçı Türkiye'de oynasalar, " Ne Mutlu Arabım diyene!.." yazılı afiş yada pankartla sahaya çıkmak isteselerdi, işte bu yine aynı zihniyet Arap düşmanlığı üzerinden provokasyon oluşturacaklardı...

Biz Bu Oyuna Gelmeyiz...

Reis Murat İleri

IMG-20231211-WA0024(1)