Paramızı lüks uçaklara, fasa fiso eşyalara, altın musluklara, yüksek manyetik alan (SAR) yayan tehlikeli/lüks telefonlara yatırdığımız sürece ileri / zengin / lider ülke olamayız.
1950 yılından sonra transistör, JFET, MOSFET, OP-AMP, lojik entegreler, akıllı chip’ler (yonga) dünyada yaygınlaşarak üretimi, ulaşımı, iletişimi kolaylaştırdılar.
1945 yılından sonra ABD’nin kuyruğuna takıldığımız için hafif montaj sanayisine itildik.
Şu anda direnç, transistör, diyot, led, kondansatör, transistör, entegre (chip), röle, bobin, selenoid vb. gibi hiçbir ürünü yapmıyoruz.
Dışarıya ihraç ettiğimiz kiremit, çimento, çöp kovası, çay, limon, makarna, oto yedek parçası vb. gibi tüm ürünlerin toplamının kilogram fiyatı 1,2 doları geçemedi.
Almanya, Fransa, Güney Kore, Hollanda vb. gibi ülkelerin dış satımlarının kilo fiyatı ise 3,5-4 dolar düzeyindedir.
Dünyanın üretmek istemediği, katma değeri düşük, bilgi ihtiva etmeyen malları üreterek 21. Yüzyılda ayakta kalmamız olası değildir.
1945’ten sonra iktidara gelen tüm partiler bizi uyuttular. İleri teknolojik ürünlerin toplam ihracatımızdaki tutarı yüzde 1-2’yi asla geçemedi.
Masallarla kandırılan bir toplumuz.
45 yıldır elektrik-elektronik ile uğraşıyorum. 20 kadar tasarım yazılımı ve 100 kadar devre elemanı kullanıyorum. Bunların hiçbir Türk malı değildir.
Patates, soğan satarak kazandığımız paraları lüks uçaklara, kaşanelere yatırarak zengin olamayacağız.
Ali Özdemir
Eğitimci-Yazar-Yayıncı
0505 220 83 85
31.12.2024
