Pazar günü girdiğimiz 1446 Hicri yılınızı tebrik eder,yeni yılınızı huzurla ve mutlulukla geçirmenizi temenni ederim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti 2. İstişare Toplantısı'nda gündeme ilişkin son dakika açıklamalarında bulundu.
Açıklamalarında Parti teşkilatına sert uyarılarda bulunan Erdoğan, yerel yönetimlerdeki başarıların önemini israrla hatırlattı.
Yerel Yönetimler İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'ndaki konuşmasından satır başları şu hususlardı;
"Merkez Yürütme Kurulu kıymetli üyelerimiz, değerli başkanlarımız, grup başkan vekillerimiz ve dava arkadaşlarım sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Sizlerin vasıtası ile 81 vilayetimizdeki vatandaşlarımıza selamlarımı iletiyorum.
Toplantımız münasebeti ile sizlerle olmaktan bahtiyarlık duyuyorum. Toplantının içeriğine katkı sunan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Yeni başkanlarımızı ve tekrar seçilenleri yürekten tebrik ediyorum.
Geçen ay başında burada partimizin kurmay kadrosu ve vekilleri ile beraber olduk. Diyaloğa önem veriyor ve ülke konularına ortak akılla çözüm arıyoruz.
AK Partili başkan arkadaşlarımızla bir araya gelelim istedik. Hem projeleri görüşelim hem yol haritasını şekillendirelim dedik.
Davetimize katılanlara teşekkür ediyorum. Gerek il ziyaretleri gerek farklı toplantılarda sizlerle sık sık bir araya geleceğiz.
AK Parti'nin hikayesi yerelden genele ilerleyen başarı hikayesidir.
Halkı içinden yükselmiş partiyiz. Millete hizmet yolculuğuna belediyelerden başladık.
Yerel yönetimlerdeki başarılarımız yeni kapıların açılmasına vesile oldu.
Kendimizi önce belediyelerde ispat ettik, milletimiz bizi yerel yönetimlerde tanıdı ve güvendi.
2002 yılında bu seferde ülkeyi yönetme sorumluluğunu AK Parti'ye verdi. 22 yıldır iktidarda tutan yerel yönetimlerdeki başarılarımızdır.
AK Parti'nin referans kaynağı yerel yönetimlerdir.Bu değişmemiştir değişmeyecektir.
AK Parti birikimi ile vizyonu ile yerel yönetimlere tüm dünyanın en yetkin en donanımlı siyasi hareketidir.
Düne kadar seçim kazanmak için atıp tutanlar bugün ekmek’ten su’ya ellerinin altındaki her şeye zam yapıyorlar.
Ucuzlatacağız,
fiyatını indireceğiz hatta bedava yapacağız dedikleri hizmetlerin tamamında fiyat artışına gittiler.
Gemiyi öyle bir azıya aldılar ki kendi partileri bile isyan etti.
Verdikleri sözlerin arkasında durmak yerine bütün enerjilerini bahane bulmaya harcıyorlar.
Sığınmacı nefreti ve yabancı düşmanlığını körükleyerek hiçbir yere varılamaz. Dün Kayseri'de küçük bir grubun yol açtığı olayın sebebi muhalefetin bu zehirli söylemleridir. Vandallık yapmak sokakları ateşe vermek kabul edilemez.
Biz hiçbir zaman böyle olmadık, olmayacağız. Ayrımcılık, ötekileştirme AK Parti siyasetinde kendisine yer bulmamıştır, bulamayacaktır.
Biz birilerini yıpratmanın peşinde de değiliz.
Siyaset yanlışa engel olmak doğruya güç vermektir.
Millete hizmet götürenlere engel çıkarmak elini kolunu bağlayacak mantıkla hareket etmek bize yakışmaz.
Burada tüm samimiyetimle vurgulamak istiyorum. Biz bunları söylerken biz birilerini yıpratmanın peşinde değiliz. Biz muhalefeti iktidarı el birliği içinde tüm Türkiye’ye hizmet etmek arzusundayız.
Bizim siyasete bakışımız bellidir. Siyaset yanlışa engel olmak hayırlı faydalı işleri desteklemektir.
31 Mart'ta milletimiz sizlere önemli görev verdi. Zannetmeyin ki küçük bir beldeyi yönetiyorsunuz, siz gölgesinde milyonların huzur bulduğu büyük AK Parti çınarını hayatta ve ayakta tutuyorsunuz. Her bir başkanımız tüm kadroları ile tüm personeli ile böyle kutlu bir vazife icra ediyor. Çınarın kökünde sorun olursa bundan gövde de etkilenir.
Yetkinizdeki para sizin değil milletin parasıdır.
Her bir kuruşu kullanırken bu paranın milletin parası olduğunu hatırlayacaksınız.
Bir de şunu hatırlayacaksınız,
Allah var,
ölüm var ve hesap günü var.
Harcamalarınızı helal yoldan yapacak ve israftan kaçınacaksınız.
Para kuleleri ile gündeme gelenlerin durumunu görüyorsunuz.
En küçük yanlış dahi Türkiye çınarına da zarar verir.
Milletin emanetini gözetme konusunda hassasiyet içinde olacağınıza yürekten inanıyorum.
Her an milletimizin içinde olacaksınız.
İyi gününde kötü gününde milletin yanında olacaksınız.
Yoksul gelip sizi bulmayacak siz gidip onları bulacaksınız.
Ola ki utanıyordur, çekiniyordur.
O anlatmadan anlayacaksınız. İstemeden gidip vereceksiniz. Sizden sadece size oy verenler değil o şehrin tüm sakinleri Allah razı olsun diyecek.
Bizde ayrımcılık olmadı bundan sonra da olmaz.
Sadece size oy verenlerin değil tüm şehrin başkanı olacaksınız. Seçkinlerin değil halkın belediye başkanı olacaksınız.
Sesi çok çıkanların değil sessiz yığınların belediye başkanı olacaksınız.
Hayata tutunma mücadelesi verenlerini gariplerin başkanı olacaksınız.
Sizler aynı zamanda tarihi bir misyon da taşıyorsunuz.
Başı boş sokak köpek meseleleri başta olmak üzere bu meseleleri çözüme kavuşturacağız.
Yerel yönetimlere büyük sorumluluklar düşecek.
Depreme hazırlık ve kentsel dönüşümün geri plana düşmesine izin vermeyiz.
Acıların tekrarlanmaması için şehirlerimizi depreme dayanıklı hale getireceğiz.”
Şimdi söyleyin ERDOĞAN’ın bu isteklerinin neresi yanlış ?
Tamamda uygulamada yanlış yapanlar var diyorsunuzda, peki bizler niye bol bol çene yapıyoruz ve niye taşın altına elimizi koymuyoruz.
ERDOĞAN’ın bu haykırışlarına rağmen onu yinede yalnız bırakıp meydanı yanlış olanlara bırakmak asıl yanlış değil mi ?