Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içinde son dönemde yaşanan gelişmeler, Türkiye’nin siyasal geleceği açısından kritik öneme sahip.
Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığına yönelik ortaya çıkan yeni tartışmalar ve kurultay sürecindeki belirsizlikler, CHP’nin geleceği hakkında büyük sorulara yol açıyor. Ancak, partisindeki önemli değişiklikler ve mücadele, yeni bir aday arayışını da beraberinde getiriyor.
ARTIK EKREM İMAMOĞLU DÖNEMİ SONA ERDİ..
Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı adaylığı süreci, özellikle son haftalarda büyük bir belirsizlik içeriyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak adı geçen İmamoğlu’nun, yolsuzluk suçlamaları nedeniyle tutuklanması, onun siyasi kariyerinin en önemli dönüm noktasını oluşturdu. Artık sadece ismi kalan İmamoğlu’nun, Cumhurbaşkanlığı için adaylık şansı da sona ermiş durumda. Bu gelişme, CHP'nin içindeki dinamikleri ve cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecini önemli ölçüde değiştirecek gibi görünüyor.
CHP'DE CUMHURBAŞKANLIĞI YARIŞINDA YENİ ADAYLAR SAHNEDE OLACAK..
İmamoğlu'nun siyaseten sahneden çekilmesinin ardından, CHP içinde Cumhurbaşkanlığı için pek çok isim gündeme geliyor. Mansur Yavaş, Özgür Özel, Muharrem İnce gibi isimler, parti içindeki potansiyel adaylar arasında yer alıyor. Ancak bu isimlerin hiçbiri, parti içinde uzlaşmaya varılacak tek aday olmayı başaramayacak gibi görünüyor. Birçok kişi, partisinin çıkarları doğrultusunda birbirlerinin kuyusunu kazacak gibi duruyor.
DENİZ YAVUZYILMAZ CHP'NİN YENİ CUMHURBAŞKANI ADAYI OLMALI..
CHP'nin Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda önerim Genç yaşta büyük başarılar elde etmiş, çalışkan ve parti içinde saygın bir yer edinmiş olan Deniz Yavuzyılmaz, hem CHP’nin hem de diğer Millet İttifakı'nın kabul edebileceği temiz ve güçlü bir isim olarak öne çıkıyor. CHP içinde en çok konuşulan isimlerden biri olmaya başlayan Yavuzyılmaz, sadece geçmişiyle değil, dürüstlüğü ve başarılı siyasi kariyeriyle de dikkat çekiyor.
Bu noktada, Özgür Özel ve parti yönetimine önerim: "Deniz Yavuzyılmaz, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olmalı!"
Yavuzyılmaz, hem CHP'nin içindeki farklı görüşleri birleştirebilecek hem de diğer siyasi partilerle uyum içinde çalışabilecek bir aday olarak öne çıkıyor. Genç, dinamik ve umut veren bir lider profili çiziyor.
KURULTAY İPTALİ VE PARTİ İÇİ GERİLİMLER..
Bir diğer önemli konu ise CHP'nin içindeki yönetimsel değişiklikler. Hatay Büyükşehir eski belediye başkanının kurultayı dava etmesiyle birlikte, kurultayın iptal edilmesi ihtimali oldukça yüksek. Eğer kurultay iptal olursa, gelecekler iptal olacak ve dolayısıyla Özgür Özel’in genel başkanlığı, disiplin kurulu üyelikleri, parti meclisi üyelikleri gibi görevler de otomatikman düşecek. Bu durumda, CHP’nin parti yönetimini yeniden kurma görevi eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na verilecek. Parti içindeki bu belirsizlik, CHP'nin geleceğini yeniden şekillendirebilir.
CHP'NİN 6 NİSAN KARARI..
CHP’nin 6 Nisan’da yapılacak kurultay için aceleci bir karar alması, "kaçak güreşmek" olarak değerlendiriliyor. Parti içindeki bu hızlı değişiklik ve aceleyle alınan kararlar, partinin krizini aşmak için yeterli olacak mı? Bunu zaman gösterecek.
ÖZGÜR ÖZEL'İN KEYFİ YERİNDE; SIRTINDA Kİ EKREM İMAMOĞLU YÜKÜNDEN KURTUDU ÇÜNKÜ
Özgür Özel’in şu anki rahatlığı, büyük ölçüde Ekrem İmamoğlu’ndan kurtulmuş olmasına dayanıyor. İmamoğlu, partiyi Özel’in istediği gibi yönetmesine engel oluyordu. Artık Özel, daha rahat bir konumda ve partiyi kendi kontrolüne almak için fırsatlar elde etmiş durumda. Bu değişiklik, CHP’nin geleceğini şekillendirecek büyük bir güç mücadelesini beraberinde getirebilir.
PROTESTOLAR VE YÜRÜYÜŞLER..
Son olarak, CHP’nin son dönemdeki protesto yürüyüşleri dikkat çekiyor. Parti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilişkilendiriyor. Ancak suç duyurusunu yapan, CHP’nin kendi üyeleri. Bu çelişki, CHP’nin tutumunun ne kadar kararsız ve belirsiz olduğunu gösteriyor.
CHP'NİN GELECEĞİNE YÖN VEREN BİR DÖNEM BAŞLADI..
Tüm bu gelişmeler ışığında, CHP’nin önündeki süreç oldukça karmaşık ve belirsiz. Ekrem İmamoğlu’nun siyasetten çekilmesi, yeni bir lider arayışını doğurmuş durumda. Deniz Yavuzyılmaz gibi yeni isimlerin öne çıkması, partinin geleceği için umut verici bir gelişme olabilir. Ancak parti içindeki gerilimler ve yönetimsel belirsizlikler, CHP’nin geleceğini ne yönde şekillendireceği konusunda büyük bir soru işareti bırakıyor.
POLİSE YÖNELİK YAPILAN SALDIRILARI KINIYORUM
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in sokağa çıkma çağrısı sonrası yaşanan olayların hep birlikte izledik.
Protestocuların cami duvarına pislemesi ,alkol alması, mezarları kırıp dökmesi zarar vermesi polise baltayla saldırması, hakaret etmesi milyonların tepkisine neden oldu.
Bunlar kesinti olmamalıydı
Polisimiz bizim göz bebeğimizdir.
Polisimize kalkan eller kırılsın
POLİSE YAPILAN BUNCA SALDIRILARA RAĞMEN POLİS EMEKLİLERİ DERNEĞİNİN SESSİZLİĞİ İSE DİKKAT ÇEKİCİ
Yaşanan bunca yaşananlara rağmen Polis emeklileri Derneği'den hiçbir kınama açıklama yapılmaması için oldukça dikkat çekici.
Nedendir acaba!!
Onlarca polisimiz protesto gösterilerinde yaralandı baltayla saldırıldı,hakaretler edildi ve polis emekleri Derneği hiçbir açıklama yapmıyor
Çok yazık Çok..
Mevcut polisler rin görevi gereği herhangi bir Sendikası yok dolayısıyla haklarını düşünceleri taleplerini dile getiremiyorlar.
Bunların haklarını haykıracak ve dile getirecek olan tek merci ise polis emekleri derneğiydi
Ama onlar da polisleri yalnız bıraktı.
Son olarak Cumhurbaşkanımızın merhum annesine yapılan hakaretleri şiddetle kınıyorum.
