14 Mayı akşamı RECEP TAYYİP ERDOĞAN her zaman olduğu gibi dürüstçe çıktı ve büyük farkla önde görünüyoruz ancak yurt dışı oylar sayılacak,sonuçlardan ikinci tur çıkarsada milletimizin tercihinin başımızın üzerinde yeri var dedi.
Aldığı oy 49,5 olmasına rağmen ülke çapında sandıklara itiraz edip yaygara koparıp oldu bitti peşinde koşmak yerine vatandaşımızın tercihine saygılıyız diyerek,sorumlu davranışı ve sukuneti tercih etti.
Diktatör iftirasıyla RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ı karalayanlar elini vijdanına koyarak düşünsün,
CHP seçim sonuçlarını böyle saygılı karşılayabilirmiydi,
seçim sonrası masaları yumruklayan,
her kaybettiği seçim sonrası çevresini suçlayıp onları kovan ama hep kendi yeni yalan söylemleri ilede tek adam kalmayı başaran KEMAL KILIÇDAROĞLU’nu sağduyu ile kıyaslayabilen Vijdan sahipleri kararını doğru yönde verebilecektir.
Seçime kadar sevgi pıtırcığı rolünü oynayan,
kalp imojileri ile sempatik olma peşinde koşan,
Millet ittifakı lideri KEMAL KILIÇDAROĞLU ise işlerin ters gittiğimi görünce hemen yalan dolana sarılıp,
seçimi kazandık açıklaması yaptırmasına,
Az sonra ise AA Bizim oyları girmemiş 10 Milyon oyun girişi bekliyor diye MANSUR YAVAŞ ve EKREM İMAMOĞLU’nun hemen sahneye çıkmasına,
hiç utanmadan yalanı ve yalanları hiç bir seçmeninden utanmadan,sıkılmadan sıralayıvermelerine şahit olduk.
Bu Belediye Başkanlarının seçim mazbatalarında gecikmeden dolayı bizim bir gün kaybedecek vaktimiz yok,
vatandaşlarımız acil hizmet bekliyor diye bağırıp çağırmalarına birlikte şahit olmuştuk.
Şimdilerde ise zaten hizmet yoksunu kalmış Belediyelerine arada sırada bir kaç gün uğrayarak,Başkan yardımcılığınıda kapma derdine düştüler.
Kendileri hep birden fazla yerden maaş alanlara soyguncu derlerdi.
Artık biz anlıyoruzki söyledikleri ve yaptıkları dünde farklıydı bugünde farklı,ben nezaketimden dolayı seçmenine utanmadan yalanlarla kandırıyorlar demek istemiyorum.
Halbuki CHP’nin seçim sorumlusu,en azından seçimlerden sorumlu Genel Başkanı yardımcısının dürüstçe çıkıp durumu bütün açıklığı ile anlatmalıydı.
Yani her türlü iftirayı bir kenara bırakıp açık yüreklilik ve dürüstçe çıkıp gelinen durumu yalansız dolansız izah etmeliydilerki vatandaşımızın güvenini hak etsinler.
Bunların birbirindende farkları pek yok galiba, CHP Tekirdağ Büyükşehir belediyesi depremzedeleri Ağustos ayına kadar oturmak üzere yerleştirdiği otellere,
Deprem bölgesinde istedikleri oy çıkmayınca 21 Mayısda hemen tahliye talebi iletmiş.Gelen büyük tepki sonrası düzelmek durumunda kalmış.
Ancak bunların iki yüzlü siyaseti parti yöneticilerinin,Belediye Başkanlarının haricinde Sosyal medyadaki ağıza dahi alınamıyacak ifadelerle Deprem bölgesindeki vatandaşlarımıza saldırıları ile çok açık görünüyor.
İzmirden benzeri şikayetler geliyor.
Ülkenin dört bir yanından depremzedeleri rencide edici söylemler gelmeye devam ediyor.
Seçmenine saygı yerine, Yalan,iftira ve hakaret sanki kurumsal kimlikleri olmuş gibi görünüyor.
Daha önceki ve bu seçim gecesi seçim sonuçlarını bile sistemine doğru girmeyi beceremeyip, oylarımız çalındı yaygarasına sarılan,inandırıcı olsun diyede Ankara ve İstanbul Belediye Başkanlarını kullanan bir zihniyet nasıl bu ülkeyi zulmetmeden
huzurla idare edebilirki ?
28 Mayıs Pazar sandıklarda,
29 Mayıs İSTANBULUN FETHİ’ni meydanlarda heyecan ve coşku ile doyasıya kutlarız inşallah.