İnsan bazen duygusal anlamda çok dolu olur ve benim gibi kızını yeni evlendirmiş bir babanın yaşadığı duygusal travmanın etkisi altında ne yazacağını veya yazıya nasıl başlayacağını bilemez, bu da öyle bir yazı…
Evet her babanın yaşayabileceği duygusal bir travmanın etkisindeyim. Kızım ve damadım yepyeni ve mutluluklarla dolu bir hayata adım atarken ben de çok sevdiğim kızımdan uzak kalmanın etkisiyle duygusal olabilirim amma: derler ki acılar paylaşıldıkça azalır, sevinçler paylaşıldıkça çoğalır, bu nedenle gerek dostlarım ve gerekse bağlı olduğum; mesleki, sosyal ve siyasi örgütleri bu günlerde yanımda görmek sevinçlerimi çoğaltacaktı ve duygusal travmayı azaltacaktı, nitekim istisnaların dışında da öyle de oldu.
Öncelikle bizzat gelerek veya gelemese de yanımda olduklarını hissettiren tüm dostlarıma sonsuz teşekkürlerimi arz ediyorum.
Meslek örgütüm yanımdaydı…
İş dünyasından bazı dostlarım yanımdaydı…
Gerçek dostlarım zaten yanımdaydı, akrabalarım zaten toy babası olarak benden çok duygusallık yaşadılar ancak;
Yıllarca içinde bulunduğum ve elimden geldiğince destek olduğum, aklımın erdiğince katkı yaptığım, dedemden, babamdan bana intikal eden bir siyasetin içindeydim, içindeydim diyorum, geçmiş zaman kipi kullanıyorum. Bu kararı vermek için kendimle çok münakaşa ettim ama baktım; hoyumda-toyumda olmayan bir siyasetin içinde olmak gibi kuru bir inada gerek yok sanırım, siyasetin dışına çıkmakla asla ve kata dünya görüşüm değişmeyecek; atalarıma olan saygım, vatanseverliğim, demokratik, laik, hukukun üstünlüğü ve Atatürk ilke ve inkılaplarına olan bağlılığımdan zerre kadar taviz vermeden yoluma devam edeceğim, bu nedenle gördüğüm lüzum üzerine bundan böyle siyasetin dışında kalmaya çalışacağım, kimseye küs değilim, ben de zaten bulunmaz Hint kumaşı değilim.