Bir hafta önce Bolu’da bulunan bir otelin lobisinde (Otel Rahmi) oturuyordum.
İşletmenin sahibi olan Halil Bey “Otelimizde iki çocuk ve anneden oluşan, Afganistan kökenli kimsesiz bir aile barınıyor. Sadece 10 yaşında olan kız çocuğu Türkçeyi düzgün konuşabiliyor. Hiç paraları yok. Eşyaları yok. Sadece ekmek alıp onu yiyerek ayakta kalmaya çalışıyorlar. Birkaç gündür burada kalıyorlar. Biz ücret almıyoruz vb.” dedi.
Biz bunları konuştuktan sonra 2,5 sene önce Afganistan’dan kaçarak ülkemize sığınmış olan sessiz bakışlı aile lobiye indi. Onları yanımıza çağırdım. 5 yaşındaki Metin adlı sevimli çocuğa 10 TL verdim. Nereden gelip, nereye gittiklerini öğrenmeye çalıştım.
10 yaşında olan kız çocuğu mantıklı ve akıcı Türkçesi ile 2,5 yıl önce Türkiye’ye geldiklerini, burada bir eve yerleştiklerini, anne Merziye’nin burada çeşitli işlerde çalıştığını, kendisinin Bolu 50. Yıl İlkokuluna kayıt olduğunu, işlerinin iyi gitmemesi sebebiyle 6-7 ay önce İstanbul’a gittiklerini ifade etti. Anne İstanbul’da bir lokantada bulaşıkçı olarak çalışmış. Oradaki işyeri aileye kalacak bir yer de göstermiş. Lakin, ekonomik koşulların güçlüğü sebebiyle bir süre önce yeniden Bolu’ya dönmüşler.
Ailenin üç ferdinin kimliklerini görmek için istedim. Ayrıntıları buraya koyduğum videoda da izleyebilirsiniz.
https://drive.google.com/file/
Annenin adı: Merziye Musevi
Telefonu: 0553 943 50 78
Yabancı kimlik no: 99315878572
Babaları vefat etmiş olan aileye yardımcı olabilmek için “SMS, e-posta, Whatsapp, Facebook, Twitter üzerinden tanıdığım eğitimcilere, işinsanlarına, esnaflara vb. iletiler gönderdim.
30 civarında insanımız para ve ev eşyası desteği sağladı. Tüm belgeleri web sitem ve sosyal medya hesaplarım üzerinden yayınladım. Yardım edenlere de gönderdim.
Kimi insanlarımız Bolu PTT şubesine para gönderdiler.
Kimi insanlarımız Otel Rahmi’ye gelerek para verdiler.
Kimi insanlarımız Bolu’da hırdavat, kırtasiye, züccaciye üzerine işyeri olan Sayın Murat Çelik Bey’in (Tlf.: 0535 631 24 45) banka hesabına para gönderdiler.
Çok yakından tanıdığım insanlar da benim banka hesabıma para gönderdiler.
Sağlanan kaynaklarla kiralık ev aramaya başladım. Web siteleri üzerinden Bolu’da bulunan 1+0, 1+1, 2+1 odalı, eşyalı ya da eşyasız evleri araştırdım.
Kıytırık, özelliği olmayan, mağaradan bir nebze daha hallice olan, kümes büyüklüğündeki evlerden 7-12 bin TL para isteyen insafsız, izansız, ahlaksız, fütursuz, yamyam ev sahipleri ve emlak simsarlarından bir kez daha nefret ettim.
Birçok ev sahibi “Afganistanlı aileye asla ev veremeyeceğini arsızca dile getirdi. “Evi ben kiralayayım, kirayı ben ödeyeyim. Senet imza edeyim. Kefil olayım” dememe rağmen vicdanlarında yumuşama olmadı. Bu hayvansı canlılarla aynı ortamda yaşadığım için boğulur gibi oldum.
Çaresiz kalınca Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesinin karşısındaki “Sigorta Taksi” işletmesinde taksicilik yaşayan Sayın Ayhan Bey mütevazı evini, makul bir fiyat ile kiraya verebileceğini iletti. Sözleşmeyi imzaladım. Bir aylık kira bedelini ve ev kirası kadar olan bir depozitoyu peşin olarak ödedim.
Evin odalarının duvarları küflü idi. Bir boyacı ile (Sayın İlyas Bey) anlaştık. 5000 TL + malzeme karşılığı evi 3-4 gün içinde boyayıp teslim edebileceğini söyledi.
Kültür Mahallesi, Barbaros Sokakta yer alan kiralık eve en yakın konumda olan Şehit Ozan Özen İlk/Ortaokuluna (bolusehitozanozeno.meb.k12.tr
İlgili müdür yardımcısı “İl Göç İdaresinden ikamet belgesi getirin, kayıt yapalım” dedi.
Bolu Aktaş Mahallesinde bulunan Bolu Valiliği İl Göç İdaresine gittik. Türk vatandaşlarının kuruma girmesi yasak idi. Buna çok şaşırdım. Bolu’daki tüm kamu kurumlarına işi olan ya da olmayan herkes rahatça girebilirken İl Göç İdaresine Türklerin girmesi yasak idi. Bu yasağı koyan kişiyi kınıyorum. Dünyanın onlarca ülkesinden insanların yaşadığı Bolu’da sadece Türkler binaya giremiyordu.
Afgan aileye kira sözleşmesini verdim ve içeri gönderdim. 10 dakika sonra geri geldiler. “Su, elektrik ya da doğalgaz aboneliği belgesi getirin” demişler.
Hemen doğal gaz dağıtımı işi yapan özel firmaya gittik. 30 dakika kadar kuyrukta bekledik. 1442 TL depozito belgesi ödeyerek gaz aboneliği belgelerini aldık.
Tekrar Bolu İl Göç İdaresine gittik. Oradan ikametgahı gösteren belgeyi verdiler.
Şehit Ozan Özen İlkokuluna 2. Kez gittik. İlgili müdür yardımcısı öğrencileri pek almak istemedi. “Bu öğrencinin kaydı 50. Yıl İlkokulunda görünüyor. Orada okusun vb.” dedi. Ben de “Orası aileye çok uzak. Sizin okul sadece 300 metre mesafede. Evi kiraladık. Aile çok yoksul. Servis tutacak maddi güçleri yok. Ben de öğretmenim. Bu eziyeti yapmayın vb.” dedim.
Bunun üzerine 10 yaşında olan kız öğrencinin 3. Sınıfa kaydı yapıldı. 5 yaşında olan küçük oğlan çocuğu okula kabul edilmedi. “Kontenjanımız doldu” denildi. Buna da pek inanmadım ama sesimi çıkarmadım.
Okul kaydı bittikten sonra İhsaniye Mahallesinde ayakkabı dükkanı olan Yadigar Bey’in yanına gittik. Ayakkabı ve terlikler aldık. Tutarın yarısını esnaf karşıladı. 1400 TL’yi biz ödedik.
İhsaniye Mahallesinde iç giyim mağazası olan Yusuf Bey’in dükkanına gittik. Çorap, eşofman vb. eşyalar aldık. Tutarın yarısını esnaf karşıladı. 1000 TL’yi biz ödedik.
İhsaniye Mahallesinde bulunan Murat Ticaret’e gidip 1750 TL’ye gazlı bir ocak aldık.
Yine aynı mahallede buluna Şelale adlı işyerine gidip mutfak gereçleri, temizlik ürünleri, günlük yaşam gereçleri alıp 3350 TL ödedik.
Yukarı Çarşıda bulunan Adanır Ticaret’e gidip okul kıyafetleri, eşofman vb. alarak 3000 TL ödedik.
3 harfli bir markete gidip 2018 TL’lik temel gıda, temizlik vb. ürünleri aldık.
2 günde bu işleri bitirdik. Afgan aile evin boyama işlemi bitene kadar Otel Rahmi’de kalmaya devam edecek.
Yardım etmek isteyenler (para ya da ev eşyası) buraya giderek aileye teslim edebilir. Türk vatandaşı olmayan ailenin banka IBAN’ı yoktur.
***
7 Eylül günü saat 18’de emekli eğitimci Sayın Ahmet Bey ile aileyi otele bıraktık. Lobide otururken 50’li yaşlarda, yorgun görünümlü bir insan kapıdan girdi. Selam verdi. Sesi çok davudi ve dostane idi. “Buyrun, oturun, dinlenin” dedim.
Adı Murat Kaymakçıoğlu olan kişinin çok ilginç yaşam öyküsünü dinledim. Bolu Mudurnu’da doğmuş. Ziraat Fakültesini bitirmiş. İstanbul’da bir belediyede mühendis olarak çalışırken Vietnamlı bir turist (gezimci) hanım ile tanışmış. Aralarında bir sevgi bağı oluşmuş. İşini gücünü bırakıp dünyanın diğer ucunda yer alan, geri kalmış, çatışmaların eksik olmadığı, demokrasiden uzak ülkeye yerleşmiş. Orada evlenmişler. İki çocukları olmuş. Ülkede İngilizce öğretmeni ve işinsanı olarak çalışmış. 8 yıl zaman geçtikten sonra 2020’de COVID 19 tantanası başlayınca okullar kapatılmış.
Eğitim aksayınca öğretmenlik işini kaybetmiş. Ticari gelirleri sekteye uğramış. Eşi ile de kültürel uyuşmazlıklar çıkmış. Boşanmışlar. Vietnam boşanan Türk vatandaşını sınır dışı etmiş.
Beş parasız halde Bolu Mudurnu’ya dönüp bir süre organik tarım işi yapmış. Vampir tarım tüccarlarının çok ucuza mal kapmaları sebebiyle geçimini sağlayacak düzeyde gelir elde edemeyip iflas etmiş.
Bolu il merkezinde bulunan bir İngilizce dil dershanesinde komik ücretlerle, SGK primi yatırılmadan 6 ay çalışmış. Sağlı sorunu ortaya çıkınca hastaneye gitmiş. Tedavi olmuş. Ancak sigortasının olmadığı ortaya çıkınca hastane masraflarını güç bela ödeyebilmiş.
Ege bölgesinde turistik bir ilçede rehber olarak iş bulmuş. Birkaç ay çalışmış. Sosyal haklarını tam ödememişler. Tekrar Bolu’ya dönmüş.
“3 gündür bu otelde kalıyorum. Cebimde 4000 TL var. Birkaç gün sonra otel parasını bile ödeyemez hale geleceğim. Bana iş bulma konusunda yardımcı olur musunuz” dedi.
Hemen bir dershane sahibi olan tanıdığıma mesaj yolladım. “Şu anda İngilizce öğretmeni ihtiyacım yok. Ama çevremdeki insanlara bilgi iletirim” dedi.
Ardından Bolu’nun çok popüler, tarım uzmanı, yazar, aydın Halit Ulaş Bey’i aradım. O hemen otele kadar geldi. “Piyasanın zorluk, kriz, sıkıntı içinde olduğunu ama destek olmak için çaba göstereceğini” ifade etti.
İnşaatlarda amele olarak çalışmaya ile razı olmayan, güçlükle ayakta durmaya çalışan, son derece kültürlü, ana dili gibi İngilizce bilen, her türlü diploma ve sertifikalara sahip olan Murat Kaymakçıoğlu Bey’e maddi-manevi destek olmak isterseniz 0541 110 47 14 ile irtibat kurabilirsiniz.
Murat Bey hakkında Bolu medyasında çıkan bir haberi linkten okuyabilirsiniz.
https://www.bolugundem.com/
Sonuç:
Bu dünya sadece yemek yiyip günde 10 – 12 saat uyunan, asalakça yaşanan bir yer değildir.
İyi insanlar az da olsa hala var...
Ali Özdemir
Eğitimci-Yazar-Yayıncı
0505 220 83 85
08.09.2023