FACİAYA BİR BAKIN: İNGİLTERE, AVUSTRALYA, ALMANYA ZEYTİN YAĞINI BİZDEN DAHA UCUZA TÜKETİYOR...
27 Temmuz 2023 Perşembe günü temel gıda maddesi olan sızma zeytin yağının dünyadaki fiyatlarına bir bakayım dedim...
Bizden 5-10 kat daha varlıklı, yüksek gelirli, refah seviyesi yüksek ülkelerde sızma zeytin yağı bizden daha ucuza satılıyor.
Bu duruma aklım ermedi.
Asgari ücretin 400 dolar civarında olduğu bir ülkede yağ İngiltere'den daha pahalı.
Son 73 yılda bu ekonomik düzeni kuran kişilere teşekkür diyorum. Şükranlarımı sunuyorum.
Demokrasi olduğu için öz / soğuk sıkım / sızma düşüncelerimi yazamıyorum...
Ben Sadece Eşeği Saldım
Bir eşek komşunun tarlasına girdi, kuru ve yeşil ne varsa yemeye başladı. Tarla sahibi olan çiftçinin karısı eşeği gördü ve tüfeğiyle eşeği öldürdü. Eşeğin sahibi tüfek sesini işitti, baktı ki eşeği ölmüş... Sinirlendi, çiftçinin karısı üzerine kurşun yağdırdı.
Çiftçi döndüğünde karısını ölmüş bulunca tüfeği aldı ve eşeğin sahibini öldürdü. Eşeğin sahibinin oğlu, babasını ölmüş bulunca silahını aldı, tarla sahibi ve büyük oğlunu öldürdü...
Haber tarla sahibinin ailesine ulaştı, hepsi silahlarını aldılar ve eşek sahibinin çiftliğine hücum ettiler, evde kim varsa öldürdüler ve ellerine geçirdikleri her şeyi yaktılar.
Şeytana soruldu: “Sen ne yaptın?”
Şeytan dedi ki: “Hiç!.. Ben sadece eşeği saldım.”
Kıssadan hisse: Bir ulusu yere sermek istiyorsan oradaki eşekleri sal yeter.
Çakalın Anlamadığı Şey
Çakalın biri aç kalınca kasabaya inmiş. Sütçünün süt çanağını devirmiş, sütü de içmiş, fırıncının tezgahından ekmeği kapmış yemiş, nihayet bir kasabın vitrininden kocaman bir but kapıp bir güzel mideye indirmiş…
Çakalın ve etin kokusunu alan kasabanın tüm köpekleri toplanmış, çakalı yakalamak için ardı sıra koşturmuşlar.
Çakal önde, köpekler de arkada, amansız bir kovalamaca koşuşturmaca başlamış ama bir süre sonra, sütçünün köpeği yorulup takibi bırakmış.
Bir müddet daha geçince de bu sefer fırıncının köpeği, çakalı takibi bırakmak zorunda kalmış.
En son, kasabanın çıkışına yakın bir yerde kasabın köpeği de pes etmiş ve yorgunluktan dili bir karış dışarıda geriye dönmüş.
Çakalın arkasında kala kala bir tek demircinin köpeği kalmış.
Çakal önde demircinin köpeği arkada ısrarlı bir kovalamaca artık şehrin dışında kırlarda devam ederken çakal dayanamamış, durmuş ve demircinin köpeğine öfkeyle seslenmiş:
“Yahu arkadaş, sütçünün sütünü içtim tamam, fırıncının ekmeğini yedim o da tamam, hadi kasabın etini kaptım ama buna rağmen onlar bile pes etti peşimi bıraktı da ben demirciye ne yaptım ki bir türlü ayrılmıyorsun peşimden?”
Demircinin köpeği biraz soluklandıktan sonra “Evet bize zarar vermedin ama hakkın, adaletin peşindeyim, senin gibilerin peşini bırakamam.”
İşte, çakalın anlamadığı: “Demircinin köpeği menfaat peşinde değil, sadece adalet peşinde. Çakalın kafasındaki sistem karşılıklı menfaate dayalı bir kapitalist sistem… Oysa “Seni cezalandırmam için bana zarar vermen şart değil. Sen, başkalarına zarar verdiğin için suçlusun” diye düşünüyor demircinin köpeği…
O yüzden hikayedeki çakallar, demircinin köpeği gibi yalnızca hak peşinde koşanları asla anlayamayacak ve aptalca bulacaklardır.
Ama demircinin adalet bekçileri de her zaman var olacaktır…”
Ali Özdemir
Eğitimci-Yazar-Yayıncı