Deniz Yavuzyılmaz, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na sunduğu soru önergesinde, yurtlardaki yemeklerin kalitesi ile temizlik standartlarının yeterliliğini sorguladı.
ŞİKAYETLER ARTARKEN DENETİMLER YETERSİZ Mİ KALIYOR?
Öğrencilerden gelen yoğun şikayetleri dikkate alan Yavuzyılmaz, yaşanan sorunların geçmiş yıllarda da gündeme geldiğini hatırlatarak, benzer problemlerin hâlâ çözülememiş olmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Genel Başkan Yardımcısı, söz konusu şikayetlerin detaylı şekilde araştırılması ve sorumluların tespit edilmesi gerektiğini ifade etti.
YEMEK FİRMALARI MERCEK ALTINDA
Yavuzyılmaz, KYK yurtlarına yemek hizmeti sağlayan bazı firmaların Gençlik ve Spor Bakanlığı'yla yakın ilişkiler içinde olduğuna dair iddiaları da gündeme getirdi. Öğrencilerin sağlığı yerine siyasi bağlantılarla öne çıkarılan firmaların korunmasının asla kabul edilemeyeceğini söyleyen CHP’li vekil, bu iddiaların titizlikle araştırılması gerektiğinin altını çizdi.
"ÖĞRENCİLERİN SAĞLIĞI SİYASİ RANTIN ÖNÜNDE GELİR"
Gençlerin güvenli ve sağlıklı ortamlarda barınma hakkına sahip olduğunu belirten Yavuzyılmaz, “Eğer gençlerimizin refahı yerine, siyasi firmalar kayırılıyorsa, bunun sonuna kadar karşısındayız. Siyasi rant uğruna öğrencilerin sağlığının tehlikeye atılmasına izin vermeyiz” ifadelerini kullandı.
Deniz Yavuzyılmaz'ın açıklaması:
“Zonguldak KYK yurtlarında kalan öğrencilerimizin, başta yemek hizmetleri olmak üzere yurtların genel hijyen koşullarıyla ilgili önemli sorunları var. Son olarak Devrek ve Çaycuma KYK yurtlarından yükselen şikâyetler, geçmiş zamanlarda karşılaştığımız benzeri problemlerin halen devam ettiğini bizlere gösteriyor. Yurtlarda gereğince alınmayan önlemler ve olumsuz barınma koşulları, öğrencilerimizin sağlığını tehdit etmeye devam ediyor. Başta Çaycuma ve Devrek KYK yurtlarında olmak üzere benzeri olayları tüm boyutlarıyla araştırıyoruz. Denetim faaliyetlerini sorguluyoruz.
Diğer yandan, öğrencilerimizin şikâyetlerine konu olan KYK yurtlarına yemek sağlayan firmalardan bazılarının siyaseten korunduğu yönünden duyumlarımız bulunmakta. Buradan yetkili kurumları uyarıyorum. Devletin görevi; öğrencisini korumak, sofrasına kaliteli ve temiz gıdayı getirmektir. Öğrenciler, sağlıksız, yetersiz ve hijyenik olmayan koşullarda barınmaya çalışırken, onların susturulmasına; gençlerimizin refahı yerine siyasi bağlantılarla zenginleşen firmaların kollanmasına izin vermeyiz. Yurtlarda güvenli, besleyici gıdaların sunulması, olası hastalıkların önlenmesi için gerekli hijyen koşullarının sağlanması bir lüks değil zorunluluktur. Unutmamak gerekir ki öğrencilerimizin canı şu an devlete emanettir, ülkenin geleceğimizi de yarın bu gençlere emanet edilecektir. Bu nedenle bu sorunların bir an önce çözülmesi, kusuru bulunanların ayıklanması gerekmektedir. Öğrencilerimiz barınma koşulları tamamen düzeltilinceye kadar sürecin yakın takipçisi olacağız.”