Cildimiz, yaşlanma etkilerinin en çok görüldüğü organımızdır. Yaş ilerledikçe ciltteki kolajen ve elastin üretimi azalır, nem kaybı artar. Buna bağlı olarak kırışıklıklar, sarkmalar ve ince çizgiler gibi yaşlanma belirtileri ortaya çıkar. Ancak modern estetik ve medikal uygulamaların gelişmesiyle birlikte cilt gençleştirme yöntemleri oldukça etkili bir seviyeye ulaşmıştır. Bu yöntemlerden biri olan H-100 gençlik aşısı İstanbul ve diğer illerimizde sıklıkla uygulanan bir prosedürdür.
H-100 gençlik aşısı, ciltteki yaşlanma belirtilerinin giderilmesine yönelik etkili bir medikal estetik uygulamasıdır. Diğer gençleştirme tedavilerinden ayrılan en temel özelliği, zengin içeriği sayesinde cildin ihtiyaç duyduğu birçok yapı taşını bir arada sunmasıdır. H-100 aşısı başta hyaluronik asit olmak üzere antioksidan mannitol, vitaminler, peptitler, aminoasitler ve daha birçok faydalı bileşeni içeren özel bir kokteyl olarak öne çıkar.
H-100 gençlik aşısının temel yapı taşlarından biri olan hyaluronik asit, ciltteki nem kapasitesini artıran bir bileşendir. Cilde yoğun nem kazandırarak daha dolgun, parlak ve canlı bir görünüm sağlar. Mannitol ise sağladığı antioksidan desteği ile hem cilt dokularının ömrünü uzatır hem de ödem söktürücü etkisi sayesinde ciltteki şişkinliklerin azalmasına yardımcı olur. H-100 aşısı, sahip olduğu bileşenler sayesinde hem nem dengesini düzenler hem de cildin elastikiyetini artırarak daha genç bir görünüm elde edilmesine katkıda bulunur.
H-100 Gençlik Aşısı Hangi Alanlarda Kullanılır?
H-100 gençlik aşısı yüz, boyun, dekolte, gıdı ve el üzeri gibi yaşlanma belirtilerinin yoğun olarak görüldüğü bölgelerde uygulanmaktadır. Tedavi, kişiye özel bir planlama ile gerçekleştirilir. Cildin genel durumu, yaşlanma belirtilerinin seviyesi ve kişisel ihtiyaçlar gibi etkenlere bağlı olarak seans sayısı belirlenir. Daha genç ciltlerde genelde 2-3 hafta aralıklarla 2 seans yeterli olabilecek iken orta yaşlardaki kişilerde seans sayısı 2-3’e çıkabilir. Daha yıpranmış ve yaşlanmış ciltlerde ise 3 ila 5 seanslık bir tedavi planı gerekebilir.
H-100 gençlik aşısı, yaşlanma belirtileriyle mücadele etmenin yanı sıra ciltte genel bir iyileşme ve canlılık sağlar. Nemini kaybetmiş, elastikiyetini yitirmiş veya çevresel faktörlere bağlı olarak yıpranmış ciltler için etkili bir çözüm sunar. Bu özellikleri nedeniyle hem yaşlanma karşıtı hem de cildi koruyucu ve destekleyici bir tedavi yöntemi olarak tercih edilebilir.
H-100 Gençlik Aşısı Nasıl Uygulanır?
H-100 gençlik aşısı uygulamasına başlamadan önce, tedavi edilecek bölge temizlenir ve lokal anestezik etkili krem sürülür. Sürülen krem yaklaşık 30 dakika bekledikten sonra bölge tamamen dezenfekte edilir. Daha sonra H-100 aşısı cildin alt katmanına birer cm aralıkla enjekte edilir. Enjeksiyon sırasında kullanılan iğneler son derece ince olduğu ve işlem lokal anesteziyle desteklendiği için rahatsızlık hissi minimum düzeydedir.
Uygulamanın temel amacı, cilt altında hücre yenilenmesini tetikleyerek cildin yeniden yapılandırılmasını sağlamaktır. H-100 gençlik aşısı, içeriğindeki bileşenlerle kolajen üretimini artırır, elastikiyeti destekler ve cilt dokularını onarır.
H-100 gençlik aşısı, cilt üzerinde birçok olumlu etkiye sahiptir. Bu faydalar arasında cilt elastikiyetinin artırılması, nem kapasitesinin yükseltilmesi, sarkmaların giderilmesi ve ince kırışıklıkların açılması gibi sonuçlar sayılabilir. Hyalüronik asidin etkin bir şekilde çalışmasıyla cildin su tutma kapasitesi artar. Bu sayede pürüzsüz bir cilt görünümü desteklenir.
Antioksidan özelliği bulunan mannitol, cildin zararlı serbest radikallere karşı korunmasına yardımcı olur. İçeriğindeki hexapeptit-8 ve pentapeptit-18 gibi büyüme faktörleri ise cildin gençleşme sürecini hızlandırır. Uygulamanın ardından ciltte hacim, parlaklık ve canlılık artışı gözlemlenmesi mümkün olabilir.
H-100 gençlik aşısı, cildini daha canlı ve sağlıklı bir görünüme kavuşturmak isteyen herkes için uygundur. Bununla birlikte çoğu insanın cildindeki nem kaybı 30’lu yaşlardan itibaren artış gösterir. H-100 gençlik aşısı bu yaş grubundaki bireyler tarafından daha sık tercih edilir..
Cildinde elastikiyet kaybı, ince kırışıklıklar, sarkmalar ya da nem eksikliği olan bireyler, H-100 gençlik aşısından faydalanabilir. H-100 aşısı uygulama sırasında alerjik reaksiyon gelişmesi riskini minimumda tutacak şekilde hazırlanmış özel formülü sayesinde geniş bir kitle için güvenle uygulanabilir bir medikal estetik prosedürdür.
H-100 gençlik aşısının etkisini daha uzun süre sürdürülebilmesi için uygulama sonrası ilk 24 saat spor yapmamak, sauna ve hamam kullanımından kaçınmak önerilir. Doğrudan güneşe maruz kalmamalı ve doktor tarafından önerilen güneş koruyucu ürünler kullanılmalıdır. Ayrıca yüzüstü uyumaktan kaçınılmalı ve bol su tüketilmelidir.
Sigara ve alkol tüketimi, cilt üzerindeki yenilenme sürecini yavaşlatabilir. Bu nedenle H-100 gençlik aşısı enjeksiyonundan sonra zararlı yaşam tarzı alışkanlıklardan uzak durulması ya da azaltılması önerilir. Tedavi sonrası cilde sert masajlar yapılmamalı ve doktorun önerdiği bakım ürünleri haricinde herhangi bir ürün cilde uygulanmamalıdır.
