Bütün girişimlerimize, itiraz, uyarı ve açıklamalarımıza rağmen memur emeklilerinin maaş artışı %25’te kalırken, ilave ek ödeme adıyla memur maaşlarına yansıtılacak 8 bin 77 TL tutarındaki ödeme de emekliliğe sayılmadı.
Resmi enflasyonun %40’lar düzeyinde açıklandığı bu dönemde emekli maaşlarına yapılan %25 artış yetersizdir. Daha önce de ifade ettiğimiz gibi çalışırken 22 bin TL maaş alacak olan bir memurun maaşı, emekli olduğunda 9 bin 950 TL’ye düşecek. Yani en düşük dereceli memur emekli olduğunda, çalışırken aldığı maaşın yalnızca %45’ini alabilecektir.
Çalışma hayatı ile emeklilik arasındaki makasın bu denli açılmasının adalet ve hakkaniyetle bağdaşır bir yanının olmadığı açıktır. Kamu çalışanlarımızın bu şartlar altında emekli olduğunda hayat standardını nasıl koruyacağı izaha muhtaçtır. Bu şartlar altında özellikle memur emeklilerimizin maaşlarının, çalışma hayatıyla ilişkisi bütünüyle kesilmiştir.
Böyle olunca memurlarımız emekli olmak istemeyecek, tüm kamu görevlileri 65 yaşına kadar çalışmayı sürdürecek, emekli olduktan sonra da düşük maaşla yaşam mücadelesi verecektir. Sosyal devlet, vatandaşlarına çalışırken de emekli olduğunda da onurlu bir yaşam sağlamakla mükelleftir. Yıllarca devletimize hizmet etmiş emeklilerin hayat standardını korumak, açlık sınırının üstünde bir maaşla huzur içinde yaşamasını sağlamak, önceliğimiz olmalıdır.
Tekraren ifade ediyoruz ki, ekonomik gelişmeler, vergi artışları ve zorunlu harcama kalemlerine gelen zamlar dikkate alındığında emekli maaşlarına yapılacak %25'lik artışın yeterli olmadığı görülmektedir. Hükümetimiz bu karadan dönmeli, 8 bin 77 TL’lik ilave ek ödemenin taban aylığa yansıtılarak emeklilere de verilmesini sağlamalıdır.
Türkiye Kamu-Sen olarak sayın Cumhurbaşkanımızın çağrımıza kulak vereceğini ve emekli zamlarını bir kere daha değerlendirilerek, emekli maaşlarına ilave ek ödeme tutarının dahil edileceğini ümit ediyoruz. Konfederasyon olarak bu yoldaki girişimlerimizi sonuç alıncaya kadar sürdüreceğiz.