Açıklamanın merkezinde, 86 gündür tutuklu bulunan Genel Başkan Prof. Dr. Ümit Özdağ’a yönelik adalet talebi vardı.
PARTİ TEŞKİLATI TAM KADRO DESTEK VERDİ
Basın açıklamasında İl Başkan Yardımcısı İsmail Altunbaş, Merkez İlçe Başkanı Muhsin Yazıcı, Kilimli İlçe Başkanı Onur Ertürk, Kadın Kolları üyeleri Hanife Salçık ile Fatma Uzun da yer aldı. Parti temsilcileri, Özdağ’ın hukuksuzca tutuklandığını belirterek, yapılan işlemlerin siyasi olduğuna dikkat çekti.
“FETÖ DÖNEMİNİ ANIMSATAN YÖNTEMLERLE TUTUKLANDI”
İl Başkanı Oğuzhan Turhan, Özdağ’ın 3 resmi polis eşliğinde apar topar gözaltına alındığını, ilaçlarını dahi almadan İstanbul’a götürüldüğünü ve uydurma suçlamalarla tutuklandığını dile getirdi. İddianamenin 78 gün sonra hazırlandığını belirten Turhan, “144 gün tutukluluk haliyle, adeta ceza infaz ediliyor. Bu bir düşman ceza hukukudur” dedi.
“ÖZDAĞ, YENİ AÇILIM SÜRECİNİN ÖNÜNDEKİ ENGEL OLDUĞU İÇİN TUTUKLANDI”
Turhan’a göre Ümit Özdağ, yeni anayasa çalışmaları kapsamında gündeme gelmesi beklenen etnik temelli değişimlere, Öcalan’ın serbest bırakılmasına ve PKK’ya af çıkartılmasına karşı çıktığı için susturulmak isteniyor.
“Cumhuriyetin kurucu değerlerine sahip çıktığı için esir alınmıştır. Onun mahpusluğu Atatürk çizgisinde Türk Milliyetçiliğine vurulmuş bir prangadır,” dedi.
“SİLİVRİ’DEKİ VARLIĞI, BİR SAYGI DURUŞUDUR”
Turhan, Özdağ’ın tutukluluğunun yalnızca bir şahsın esareti olmadığını, Türk Devleti’ne ve milletine bağlılığın simgesi olduğunu ifade ederek şu sözlerle konuşmasını sürdürdü:
“Onun Silivri’deki mevcudiyeti, kahraman gazilerimize minnetin ve şehitlerimize saygının ifadesidir.”
“BİZİ SUSTURAMAZSINIZ, ZAFER TÜRK MİLLETİNİN OLACAK”
Zafer Partisi’nin güçlenerek yoluna devam ettiğini vurgulayan Turhan, mücadelelerini daha büyük bir kararlılıkla sürdüreceklerini belirtti:
“Memleketi teröre teslim etmeyeceğiz. Öcalan’ın Meclis’i kirletmesine izin vermeyeceğiz. Hepimiz birer Ümit Özdağ’ız. Hepimiz Mustafa Kemal’in askerleriyiz. Bizi susturamazsınız!”
“ADALET DİLEMİYORUZ, HAKKIMIZI HATIRLATIYORUZ”
Açıklamanın sonunda Turhan, adalet talebinin bir yalvarış değil, anayasal hak olduğunu vurguladı:
“Buraya adalet dilenmeye değil, haklı mücadelemizi haykırmaya geldik. Bu ses karanlık odalara kadar ulaşacak. Zafer, Büyük Türk Milletinin olacaktır!”