Türkiye'nin her yeri cennet olsa da turizm denilince ilk akla gelen nedense Güney'deki Akdeniz ve kentleri geliyor. Fakat bakılıdığında ülkenin Kuzey'inde de gezilecek birçok kent var. Hatta öyle güzel yerler var ki göreni Hollwood filmlerindeymiş gibi hissettiriyor. İşte yazımızda bahsedeceğimiz yer Zonguldak'daki "Cumayanı Mağarası"dır.
Batı Karadeniz'in "Kömürkenti" olarak anılsa hatta son dönemlerin hesaplı ve bol plajlı şehri olarak anılsa da Zonguldak bunlardan ibaret değildir.
Zonguldak'ın jeolojik yapısına bakıldığında mağara ve kayaç oluşumuna uygun bir şehir olduğunu göre biliyoruz. Bundan dolayı birçok mağaraya sahip olan şehrin bilinmeyen bir mağarası olan "Cumayanı Mağarası"ndan bahsedeceğiz.
CUMAYANI MAĞARASI
Cumayanı Mağarası Zonguldak'ın Kilimli ilçesinde az kişinin bildiği hatta birçok Zonguldaklının bile bilmediği görkemli ve mistik bir mağaradır. Mağaranın bilinmemesinin bir sebebi de ulaşımın zor oluşundan kaynaklanıyor olmasıdır.
Mağaranın en güzel yanı içindeki odacıkların arasında botlar ile gezme fırsatının olması. Böylece doğanın bize sunduğu güzellikleri esrarengiz bir yolculukla izlemek mümkün oluyor.
"Ayrıca mağaranın debisi ani yağışlarla ve fazla yağışlarla bir an da dolmaktadır." Mağarayı gezmek isteyenler bu uyarıyı dikkate almalıdır.
Kızılelma-Cumayanı yeraltı su sisteminin boşalım ağzını oluşturur. Dışarı birçok ağızla açılmaktadır. Suyun çıktığı ağızdan 100 m.lik sulu bir galeri ile, ya da yukarıdaki fosil kuru ağızdan 75 m. yürünerek salona gelinmektedir. Salon yeraltı deresi üzerinde bir köprü fonksiyonu gören ve olağan üstü güzelliğe sahip Traverten ile başlamaktadır. Yüksekliği 60 m. ve uzunluğu 70 m. olan salonun tabanı kalın bir kum tabakasıyla kapalıdır. ve sifonla sonlanmaktadır. Travertenden sola suyun gelişi yönünde ilerlendiğinde Kızılelma mağarası yönündeki sifona ulaşılır. Bu galeride bot gereklidir.
Yağışlı dönemlerde ya da ani fazla yağış olduğunda çok kısa süre içinde su baskını olduğundan, yaşam tehlikesi oluşmaktadır.
