Eski Koalisyonları hortlatan MİLLET İTTİFAKI’ndaki pazarlıkları ve çıkmazı görmek için son günlerdeki atışmalarının sadece bir kaçına baksak yetiyor.
İradelerini elinde tutan
yani iradel...
Eski Koalisyonları hortlatan MİLLET İTTİFAKI’ndaki pazarlıkları ve çıkmazı görmek için son günlerdeki atışmalarının sadece bir kaçına baksak yetiyor.
İradelerini elinde tutan
yani iradelerine ipotek koyanların direktifleri netleşinceye kadar,
Ne Başkan adayını,
Ne de HDP’nin İTTİFAKTAKİ yerini Milletimize anlatamayacak olanlar bu telaşe ile el yükseltme çabalarındalar.
Belediye seçimlerinde HDP ortaklığını gözlerden saklamayı(yani Milleti kandırmayı)başardılarda ama CUMHURBAŞKANLIĞI seçiminde bunun kolay olmayacağınıda görüyorlar.
Belediyelerde masa altında sakladıkları ile yaptıkları seçim ittifakının sonucu HDP-İP ve CHP arasındaki rant bölüşümü şimdilerde yeni pazarlıklarda el güçlendirmek için ortalara saçılmış gibi görünüyor.
İradesi tutsak olanlar, RECEP TAYYİP ERDOĞAN nefreti ile kör ve sağır hale getirdikleri kitlelerin bu tabloyu görmemeleri için yurt gezilerinde partilileri ile veya en son URFA’da olduğu gibi devleti yıllarca dolandıranlarla her gün bir başka yalan ve iftiraya başvuruyorlar.
Diğer taraftan ise MİLLET İTTİFAKI, seçmenince HDP ‘nin hazmedilmesini sağlamak için biraz şantaj,
biraz tehtit,
biraz rüşvet kokan yazı ve haberlerle fonlanan Medya ve yazarları vasıtası ile toplum hazırlanıyor.
Döndürülen alavere dalavereleri ortaya dökmekle tehdit edenlerde kendi paylarını artırma derdindeler.
Biz dönen dolaplara bir göz atalım;
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in 'HDP'ye bakanlık verilebilir' sözlerini hatırlatarak,
6'lı masanın iktidara gelmesi durumunda HDP'ye en az iki bakanlık verileceğini söylüyor.
Konumuz HDP’ye verilecek olan bakanlık.
Dikkat ederseniz bir ihtimalden söz etmiyorum, ‘verilecek olan’ diyorum.
Türkiye’de siyaseti az çok okumayı bilen herkes Millet İttifakı’nın -seçimi kazanması durumunda- HDP’ye bakanlık(lar) verme konusunda mutabakata vardığını anlayabilir(Tıpkı belediyelerde bazı müdürlüklerin ve işletmelerin verilmesi anlaşması gibi).
Kaldı ki kulislerde dolaşan söylentiler de siyasetin manzarası ile örtüşüyor.
HDP’ye bakanlık verme konusunu ilk kez CHP’li bir eski vekil dile getirmişti.
Sonra CHP yöneticileri söyledi, Genel Başkan’a soruldu, “vermeyiz” demedi.
Aslında CHP açısından şaşılacak bir şeyde değil.
Zaten uzun süredir HDP’liler ile iç içeler, HDP’lilerden daha militan tipler CHP’nin yönetici koltuklarında oturuyor.
Daha önceki seçimde de “bir oy CHP’ye bir oy HDP’ye” demişlerdi ve gayet de güzel içlerine sindirmişlerdi.
Dolayısı ile HDP’ye bakanlık verilmesi CHP’nin (tasfiye edilen ULUSALCI kesimden sonra)şimdiki yöneticilerini rahatsız etmez, bilakis mutlu eder.
HDP’ye bakanlık konusunun özellikle İP’in tabanını rahatsız edeceği düşünülüyor.
Onun için bu tip durumlarda hemen sahneye sürülen isim Yavuz Ağıralioğlu. Genelde hamasi birkaç laf edip gaz alıyor, sonra işler kaldığı yerden devam ediyor.
İP’teki bütün görevlerinden zaten uzaklaştırılmış olan Yavuz Bey’in sözleri siyasetin gerçekleri ile uyuşmuyor, bomboş laflar olarak kalıyor.
Kendisini ciddiye almak için hiçbir makul sebep görünmüyor.
Uzatmayalım, İP de dahil, altılı masadakilerin hepsi “tıpış tıpış”BÜYÜKELÇİLERİN kendilerine çizdikleri siyasi rotada yürümek zorunda.
O rotada HDP/PKK’ya en az iki ve bir ihtimal üç bakanlık verilmesi var. “Nasıl olur” demeyin, önce CHP’li Barış Yarkadaş’ın sözlerine bir bakın.
Aslında Yarkadaş’ın sözlerinin kamuoyunu HDP/PKK’ya alıştırma amacı ile edildiği belli.
Maksat, PKK’nın partisinin meşrulaştırılması, HDP’lilere bakanlık yolunun açılması.
Ancak Barış Bey, İP’e santajda biraz ileri gidiyor, belediyelerde kurdukları paylaşım sistemini ifşa ediyor.
“HDP ile yan yana gelmeyiz” diye afra tafra yapan İP’liler belediyelerde o işi çoktan hallettiniz diyor.
Akçeli işler devreye girince vatan millet rafa kalkmış bile.
İşte şimdi bu “denenmiş yağma sistemini” CUMHURBAŞKANLIĞI seçiminede taşımak istiyorlar.
CHP içinde bir ekibin HDP’nin bakanlıkları için farklı isimlerede nabız yoklaması yaptığı konuşuluyor.
Konuyu İP tarafının da bildiği, HDP’ye bakanlık verilmesi konusunda mutabık kalındığı ama formülün tartışıldığı söyleniyor.
İP’in asıl itiraz ettiği ve seçmeninin aforozundan korktuğu konu HDP’nin doğrudan hükümete dahil olması.
Bunun için HDP’den CHP’ye geçecek tiplerin kullanılabileceği dile getiriliyor.
En çok destek bulan formül ise aktif olarak HDP üyesi olmayan, ama HDP/PKK ile yakın ilişkileri olan en az iki isime bakanlık koltuğu verilmesi.
Bunun içinde HDP’nin referans verebileceği bazı akademisyenlerin isimleri telaffuz ediliyor.
Bu konudaki asıl sorun ise İP’in tavrı değil, HDP/PKK’nın durumu.
Şimdilik Millet İttifakı kurucuları, HDP tarafında kimi muhatap alması gerektiğini henüz kesinleştirmemiş.
Bakan isimleri için Demirtaş’tan mı olur almalılar, yoksa HDP’den mi bu gibi teferruatlar belirsizliğini koruyor.
Kandil’deki terör elebaşlarının nasıl bir tavır takınacağı ise ayrı bir gerilim noktası.
Çünkü yerel seçimler öncesinde teröristler yayınladıkları videolar ile Millet İttifakı adaylarına destek açıklamaları yapmışlar,bunuda Milliyetçi muhafazakar kesimden saklamayı başarmışlardı.
CHP adaylarından bu videolara zaten bir tepki gelmemiş, teröristlerin desteği zımnen kabul görmüştü.
Nefretle kör ve sağır edilenler, MANKURT hale getirilenler oldukça oyuna bak diyen CAMBAZLAR korkarım ki kazanacaklar.