Bartın’a bağlı bu şirin ilçe, antik çağlardan günümüze uzanan tarihi eserleri, eşsiz koyları ve büyüleyici manzaralarıyla adeta bir açık hava müzesi niteliğinde.
TARİHİ GEÇMİŞİYLE GÖZ KAMAŞTIRIYOR
Milattan önce 12. yüzyıla kadar uzanan tarihiyle Amasra, Roma, Bizans ve Osmanlı gibi birçok medeniyete ev sahipliği yaptı. İlçenin simgelerinden biri olan Amasra Kalesi, tarihi surları ve mimarisiyle ziyaretçileri geçmişe götürüyor. Roma dönemine ait kalıntılar ve Osmanlı izlerini taşıyan yapılar, ilçeyi tarih tutkunları için vazgeçilmez bir destinasyon haline getiriyor.
DOĞAYLA İÇ İÇE BİR CENNET
Masmavi denizi ve yemyeşil doğasıyla büyüleyici bir atmosfere sahip olan Amasra, doğa tutkunları için de eşsiz fırsatlar sunuyor. Özellikle Bakacak Tepesi’nden gün batımını izlemek, buraya gelen herkes için unutulmaz bir deneyim oluyor. Sahil boyunca uzanan plajları, berrak denizi ve huzur veren koylarıyla Amasra, yaz aylarında ziyaretçi akınına uğruyor.
LEZZET DURAĞI: AMASRA MUTFAĞI
Amasra’yı ziyaret edenlerin tatmadan dönmemesi gereken lezzetlerin başında ünlü Amasra Salatası geliyor. Taze sebzelerle hazırlanan bu renkli salata, hem göze hem damağa hitap ediyor. Ayrıca sahil restoranlarında sunulan taptaze deniz ürünleri, Karadeniz mutfağının en özel tatlarını ziyaretçilere sunuyor.
TURİST AKININA UĞRUYOR
Son yıllarda yapılan tanıtım çalışmaları ve sosyal medyanın etkisiyle Amasra, hem yerli hem de yabancı turistlerin gözde rotalarından biri haline geldi. Hafta sonu kaçamakları için sıklıkla tercih edilen ilçe, yaz aylarında yoğun bir turist akınına uğruyor. Konaklama seçeneklerinin çeşitliliği ve bölgedeki sıcak misafirperverlik, ziyaretçilerin memnuniyetini artırıyor.