Portekizli diktatör Salazar'a ülkeyi 41 yıl tek başına nasıl yönettiğini sormuşlar. Hafif bir gülümseme ile "Tres F" yani "3 F ile" diye yanıt vermiş; Fado (müzik), Fiesta(festival) ve Football (futbol). 3F'deki din unsurunun yerini zamanla Portekiz dışındaki coğrafyalar "Fiesta" yani eğlence unsuru ile yorumlamış.
Bu gün benim açıklayacağım 3F, bu günlerde yaşadıklarımızla ilgilidir, yoksa canı cehenneme Salazar’ın
F: Fırtına,
F: Felaket,
F Fırsat:
Fırtına bir yerlerde başladı, kimisi laboratuarlarda geliştirildi ve dünyaya salındı, hatta bu konuda devlet ismi verenler bile var, yıllar önce çevrilen bir filme atıfta bulunalar var, kimi bilim adamları da böyle bir şeyin mümkün olamayacağını ve normal olarak bir virüsün mutasyon geçirerek bu hale geldiğini dile getirdiler. Bense bu virüsün aklına hayranım, sadece insanı hedef alan bir mutasyon, düşündürücü. Öyle veya böyle bu fırtına, sebebini bilmediğimiz bela, bir şekilde başladı ,borana döndü, kasırgaya döndü ve dünyamızı yakmaya,yıkmaya devam ediyor.
Felaket:
Fırtına sonuçta felakete , daha çok can yakmaya devam edecek ve kaçınılmaz olarak sonuç felaket olarak belleklerimizde iz bırakacak, bir çok insan kaybedeceğiz, dünya eski dünya olamayacak, süper güçler kuyruğunu altına topladılar,toplayacaklar, “biz ve ötekiler” diye bir ayrım aptallıkmış, hepimiz aynı gemideymişiz diyeceğiz, bir birine can düşmanı olanlar seve seve düşmanının yarasını sarmak ve ona yardım etmek zorunda kalacaklar, aksi halde bu felaketten tek başına kurtuluş yok, ya hep beraber, ya hiç birimiz. Kısaca özetleyecek olursak; bu felaket bizim öyle bir kulağımızı çekti ki, dünyada ne kadar canlı varsa ki buna mundar hayvanlar da dahil, ne kadar günah-haram saydıklarımız madde varsa ki buna alkol da dahil hepsi uygun ve yerinde kullanılmak koşuluyla yer yüzündeki tüm varlıkların bir var oluş sebebi varmış ve hiçbir şey boşuna yaratılmamış.
Fırsat:
Fırtınayı ve felaketi yaşadık ve yaşıyoruz, ne kadar süreceği konusundaki öngörüm havaların ısınmasıyla son bulacağı şeklindedir ve değişmedi, ama sonuçta bu bela er ya da geç bitecek, bittikten sonra tüm dünya bu felaketten bir ders çıkarmaya çalışacak ve ileriye dönük olarak planlar yapmaya başlayacaklar, hatta başladılar bile. Dünyanın ekonomisini ve para gücünü ellerinde bulunduran süper zenginler kendi türlerinin devamını sağlamak için emniyetli limanlara yatırım yapmaya yönelecekler, bu işin doğasında var, bu felaketten çıkardıkları sonuca göre süreci en iyi yöneten ülkeler hedef seçilecektir, bu hedef kötü anlamda değil elbet, örneğin, Tump’ın bir deli olduğunu ve Amerika’nın çok da önemli bir ülke olmadığını düşünecekler. İngiltere ve Avrupa ülkelerinin de çok güvenli bir liman olamayacağını, bir de bunlara beceriksiz yöneticilerini eklediklerinde dünyanın zenginleri uzun vadede sağlıklı kalabilecekleri ülkeleri şimdiden gözlerine kestirdiler, bu benim görüşümdür ama son verilere bakılırsa bu süreci iyi yöneten ülkelerin felaketin ortasında bile borsalarına sıcak para akışı var, dikkatinizi çekerim başta BİST olarak dünyadaki güvenli limanların şu anda beklentisi satın alınıyor, borsadan biraz anlayan varsa bu hengamede dünya borsalarına ve döviz hareketlerine bir göz atsın derim, işte ben buna “Fırsat” diyorum. Evimizden biraz daha çıkmayalım yarınlar güzel olacak, bu da bir fırsattır.