Zonguldak Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma vakfı tarafından ihtiyaç sahibi insanlara dağıtılan kömür skandalının arkasında neler var?

Kimse konuşmuyor.

Bu konu neden araştırılmıyor.

Fakir fukaranın kömürüne kimler göz dikiyor?

Neden bunlar açıklanmıyor?

Devlet vatandaşına bu yaparsa başkası ne yapmaz.

Kış günlerinde insanlara kömür diye dağıtılan çuvalların içinden taş çıkmasının vebalini fakir fukara mı ödeyecek?

 

DÜRÜSTLÜĞÜN SUÇ OLDUĞU BİR ŞEHİR!

Cumhuriyet Halk Partisi bugün itibariyle Zonguldak’ta seçim startını verdi.

Tahsin Erdem isminin her geçen gün Zonguldak Belediye Başkanlığına doğru dolu dizgin yürüdüğünü net bir şekilde artık görüyoruz.

Fakat Zonguldak’ta öyle bir kesim var ki bu kesimi anlamak zor!

Bugün yapılan haberleri gördüm de “Gerçekten gazetecilik bu mu?” sorusunu bir kez daha kendime sordum.

Yok CHP’liler ambulansa izin vermemiş, yok Gazeteci Mustafa Özdemir ikinci makastan ekip getirmese miting sönük geçecekmiş!

Ya insan okurken hem gülüyor hem de bu zihniyetle aynı mesleği paylaşmaktan utanıyor.

Bugün bunları yazanların daha düne kadar Ömer Selim Alan’a neler yazdıklarını bir görseniz?

Gerçi biz zaman zaman bunları dile getiriyoruz.

Ömer Selim Alan yerinde olsam bunlara hem paralarını veririm hem de “Ne olur beni övmeyin, Tahsin Erdem hakkında da bir şey yazmayın” derim.

Çünkü bu millet artık bunları biliyor.

Çünkü millet artık ahmak yerine konulmaktan sıkıldı!

Bu tür gazetecilik artık prim yapmıyor.

Yapsaydı Harun Akın CHP Zonguldak Belediye Başkanı olurdu?

Öyle değil mi Harun Ağabey!

İYİYSENİZ İYİSİNİZDİR!

Tilkinin birinin kuyruğu bir kayaya sıkışmış ve kurtulmak için kuyruğunu kesmek zorunda kalmış. Daha sonra bir başka tilki onu gördüğünde kuyruğunu neden kestiğini sormuş. Kuyruğu kesik olan; "Böyle kendimi çok mutlu hissediyorum şimdi o kadar mutluyum ki adeta sevincimden havalara uçuyorum" demiş.

Buna inanan diğer tilki de kuyruğunu kesmiş.

Fakat mutluluk yerine şiddetli bir acı çekmiş.

Hemen tilkiye gelip; Neden bana yalan söyledin çok canım acıdı demiş.

Tilki; "Eğer acı çektiğini diğer tilkilere söylersen bizimle dalga geçerler" demiş.

Bu iki tilki diğer tilkilere, yaşadıkları mutluluğu anlatmışlar.

Böylece tilkilerin çoğu kuyruklarını kesmiş.

Çoğunluk onlara geçince bu sefer de kuyruğu olanlarla dalga geçip onlara eziyet etmeye başlamışlar.

SONUÇ

Bir toplumda bozulmalar artınca bozuk insanlar iyi meziyetleri kötüler, iyi insanları ayıplar, dalga geçerler. Herkesin kendileri gibi bozulmasını isterler. Yapmazsanız, hele onların yalanlarını ispatlar ve yüzlerine vurursanız, kendilerindeki bozuk meziyetlerle sizi suçlar, yalancı, alçak, hain diye damgalamaya bayılırlar. İyi olduğunuzu düşünüyorsanız başkalarının size kendilerini daha iyiymiş gibi anlatmalarına inanmayın. İyiyseniz iyisinizdir.