Zonguldak Westalife Avm yerine ne geliyor? | Zonguldak Haberleri

Yapılan açıklamada; “Devrek’imiz 5 yıldır öngörüsüzlüğün, kifayetsizliğin ve plansızlığın; halkının derdiyle dertlenmeyen vurdumduymaz bir idarenin kıskacında zaman kaybetmiş; örselenmiş; bitap düşmüştür!
Diyalogdan hoşgörüden uzak kavgadan beslenen belediye başkanı Devrek’imizin adeta beş yılını gasp etmiştir. Devlete kafa tutan hükümeti yok sayan anlayışıyla ilçemize yapılabilecek her türlü hizmetin önüne geçmiştir. Ben bilirim anlayışı ilçemize sürekli zarar vermiştir.

Selden bir gün önce Sayın Kaymakamız Ümit Altay İlçe Afet Ve Acil Durum Grubunda yaptığı sel uyarılarını ve standların toplatılması isteğini yok saymıştır. Devamında yaşanan sel felaketinde de bölgede çalışmalara en geç başlayan belediye Devrek Belediyesi olmuş bunda da öncülüğü gönderdiği iş makinaları ile İl Özel İdaremiz yapmıştır.

Asma Köprüyü ben yapacağım inadı ile bekletmiş sonuçta devletimiz ve hükümetimizin katkılarıyla köprü ihalesi yapılarak Sayın Bakanımız rahmetli Veysel Atasoy’un emanetine sahip çıkılmış halkımızın da mağduriyeti giderilmeye çalışılmıştır.
Saraçoğlu karşısına yapılan köprümüzün yol ve çevre düzenlemesi bütün ısrarlara rağmen DSİ den devir yazısı gelmediği bahanesiyle yapılmamış, yazının ise çok önce gönderildiği DSİ Genel Müdürlüğünden tarafımızdan öğrenilmiştir.

Verdiğimiz birkaç örneğe de bakarak Güzel ilçemiz hak ettiklerinden mahrum bırakılmış, sadece çehresi değil, her bir uzvu, her bir hücresi hasta edilmiştir. Bu hastalığın şifası da AK Parti’nin cefakâr, kararlı, dinamik ve üretken mayasındadır. O şifanın adı; Devrek için Özcan Ulupınar’dır Onun tüm bu özellikleri taşıdığı özünde; milletin ta kendisi olan duruşunda; dava ve hizmet adamlığındadır. Şifa; onun adaletindedir, başarılarındadır. Ben değil; biz diyen, önce Devrek diyen gönlündedir. Bizim için bir şehrin ve o şehrin insanlarının maddi manevi varlıkları kutlu bir emanettir. Ne ülkeyi yönetirken ne de şehirleri; bulunduğumuz makamlardan güç almadık, güç verdik. Yönünü geleceğe çeviren, kendi içinde kalkınan, marka şehirler, akıllı şehirler, başı dik şehirler tesis ettik. Bize güvenen her şehirde çığır açtık, Cumhuriyet tarihinin en büyük eserlerini kazandırdık” denildi.