TBMM'de Sağlık Bakanlığı Bütçe Sunumu Yapıldı
Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda 2025 yılı Sağlık Bakanlığı bütçesine ilişkin sunum gerçekleştirdi. Sunumda aile hekimliği sistemiyle ilgili tartışmalara da yanıt veren Memişoğlu, maaş ve teşvik ödemelerinde kesinti yapıldığı iddialarını sert bir dille reddetti.
"İddialar Yalan Yanlış"
Bakan Memişoğlu, gündemdeki iddiaları "yalan yanlış" ifadeleriyle nitelendirerek, “Maaş ve teşvik ödemelerinde hiçbir surette kesintiye gitmedik ve de gitmeyeceğiz” dedi. Vatandaşların aile hekimliğine kolayca erişebilmesini önemsediklerini vurgulayan Memişoğlu, aile hekimliği sisteminin sağlık hizmetlerinin temel taşı olduğunu ifade etti.
"Aile Hekimliği Daha İşlevsel Hale Gelecek"
Yeni yönetmelik çalışmaları hakkında da bilgi veren Sağlık Bakanı, aile hekimliği sistemini daha işlevsel hale getirmek için düzenlemeler yapıldığını belirtti. Memişoğlu, vatandaşların sağlık sistemine ilk giriş noktası olarak aile hekimliğinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Yenidoğan Çetesi Tartışması Gündeme Geldi
Sunumda aile hekimliği dışında dikkat çeken bir diğer konu ise yenidoğan çetesi iddiaları oldu. Bakan Memişoğlu, bu konuda detaylı bir açıklama yapmazken, sağlık sistemine yönelik her türlü tehdidin üzerine kararlılıkla gidileceğini ifade etti.
Memişoğlu, şöyle konuştu:
"Bakmayın siz birilerinin, 'aile hekimi bundan sonra ilaç yazamayacak, vatandaş hastaneye giderse aile hekiminin maaşı kesilecek' gibi yalan yanlış iddialarına. Bir kere şunu açıkça ifade edeyim. Biz, görevinin sorumluluklarını yerine getiren aile hekimlerinin mevcutta sahip olduğu maaş ve teşvik ödemelerinde hiçbir surette kesintiye gitmedik ve de gitmeyeceğiz. Tam aksine yeni ilave teşvik mekanizmaları getirdik. Aile hekimlerimize verdiğimiz teşvik ödemelerini 3 kat artırdık. 14 bin 800 liradan 44 bin 600 liraya çıkarttık."
HEKİMLİĞİN TEMEL MİSYONU HAYATI KORUMAKTIR
Yenidoğan Çetesi soruşturması ile ilgili de konuşan Bakan, 'insanlıktan nasibini almamışlar çetesi' tanımlaması yaparak çetenin sağlık müdürlüğü, emniyet teşkilatı ve yargı mercileri arasında koordineli ve özenli çalışmayla çökertildiğini söyledi.
Denetimlerde sıra dışılığı fark eden ve CİMER ihbarıyla daha somut bir hal alınca konuyu adli bir operasyona dönüştürenin kendileri olduğunu aktaran Memişoğlu şunları söyledi:
"Bakın, bu kadar teknik takibi yapan bu devletin savcıları, bu devletin emniyet mensupları. Bu kadar denetimi gerçekleştiren bu devletin sağlık personelleri. Bakmayın siz, bugün birilerinin operasyon yapıldıktan 6 ay sonra ortaya çıkıp, iddianamenin aleniyet kazanmasının üzerinden 2 ay geçtikten sonra tüm tape kayıtları ve dijital materyallerden elde edilen bulgular kamuoyuna yansıdıktan sonra, sanki konuyu kendileri ortaya çıkarmışlar gibi sözde kahramanlık yapanlara. Madem ellerinde bilgi belge vardı, iddianame yayınlanana kadar akılları neredeydi, bu bilgileri neden kendilerine sakladılar? Neden savcılarla, yetkili makamlarla paylaşmadılar?
Bir kere daha altını çizerek ifade etmek istiyorum; hekimliğin, temel misyonu hayatı korumaktır. Meslek ahlakı ve vicdanından zerre taviz vermeyen bir hekimin, ölümlere seyirci kalması mümkün değildir. Bu insanlıktan nasibini almamışlar çetesine bakarak tüm sağlık sistemini ve çalışanlarını töhmet altında bırakmak vicdansızlık değil midir?"