Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü'nde eğitim gören genç sanatçı Burçin Akın, fotoğrafın kendisi için bir keşif ve derinlik arayışı olduğunu söylüyor.
FOTOĞRAF SANATIYLA DERİN BİR BAĞ KURUYOR
Bir yıldır fotoğrafçılıkla ilgilendiğini belirten Burçin Akın, makinesiyle farklı bir dünyaya açıldığını ifade ediyor.
Fotoğraf çekerken zamanın durduğunu ve bu anların kendisine büyük bir huzur verdiğini belirten Akın, bu süreçten geriye ise fotoğrafçılık tutkusunu daha da derinleştirme isteğinin kaldığını söylüyor.
ESİNLENDİĞİ KAYNAKLAR: EDEBİYAT VE SANAT TARİHİ
Sanatı yalnızca görsel bir ifade aracı olarak görmeyen Akın, edebiyat ve şiirin de hayatında önemli bir yer tuttuğunu vurguluyor.
Kütüphanelerin, onun için yalnızca kitaplarla dolu mekanlar değil, aynı zamanda ilham aldığı özel alanlar olduğunu ifade eden genç sanatçı, “Edebiyat ve şiir benim hayatımın dokusunu oluşturuyor. Onlarla kurduğum bağ, sanatıma da yansıyor” diyor.
“İÇSEL BİR IŞIĞI YANSITMAYI HEDEFLİYORUM”
Fotoğraflarında yalnızca bir yüzün ya da bedenin fiziksel benzerliğini yakalamakla yetinmediğini belirten Burçin Akın, amacının insanın iç dünyasını ve ruhsal yansımalarını ortaya çıkarmak olduğunu dile getiriyor.
Lewis Carroll’ın Aynanın İçinden adlı eserindeki bir ifadeye atıfta bulunan Akın, “Fotoğraflarımda, yüzlerdeki ve bedenlerdeki ifadelerin ötesine geçerek, onların sessizliklerinde ve duygularında var olan ışığı yansıtmayı amaçlıyorum” diye konuştu.
MADEN OCAKLARINDAN SANATIN DERİNLİKLERİNE
Madenciliğin ve yeraltı dünyasının Zonguldak için ne kadar önemli olduğunun farkında olan genç sanatçı, fotoğraflarıyla bu atmosferi sanat dünyasına taşımak istediğini belirtiyor.
Akın, maden ocaklarında çektiği fotoğrafların, hem emeğin hem de insan ruhunun derinliklerine bir yolculuk sunduğunu vurguluyor.
Sanata farklı bir bakış açısı kazandıran Burçin Akın, fotoğraflarıyla Zonguldak’ın ruhunu ve emeğin estetiğini gözler önüne sermeyi amaçlıyor.
