Geçtiğimiz aylarda Türkiye’de Elazığ, Zonguldak, Afyon, Denizli ve Kars’ta gibi illerde görülmeye başlanan şap hastalığının SAT 2 varyantı hakkında Prof. Dr. Haydar Özpınar, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Özpınar söz konusu hastalığın hayvandan insana temas veya solunum yoluyla bulaştığını ifade etti.

Beklenen çalışma başladı! Beklenen çalışma başladı!

Son dönemde Türkiye'de görülen şap hastalığının SAT 2 varyantının Kuzey Afrika'dan İran ve Irak'a gelerek oradan da hayvan hareketliliğiyle Türkiye'ye girdiğini belirten Prof. Dr. Özpınar, “Bu virüs kan, kemik iliği, lenf ve iç organlarda uzun süre etkisini yitirmeden kalabilmektedir. Özellikle saman, kuru ot ve yemlerde 5 ay kadar yaşadığı bildirilmektedir. Virüs solunum yoluyla havadan alındığı gibi enfekte olmuş hayvanların ağız salyası, süt, sperma ve deri yoluyla da hızla diğer hayvanlara bulaşabilmektedir.” dedi.

Bu hastalığın İngilizce ve Almancada ağız ve ayak hastalıkları olarak adlandırıldığını, hayvanlardaki semptomları arasında ateş, iştahsızlık, süt ve et veriminde azalma, ayrıca ağız, burun ve ayaklarda kesecikler oluşuğunu belirten Prof. Dr. Özpınar, “Kesecikler patlayarak bulunduğu bölgelerde geniş ülseratif yaralara neden olmaktadır. Viral hastalıklarla ortamın kötü olması durumunda sekonder enfeksiyon olarak bakteriler de devreye girerek mastitis ve ayak hastalıkları hızla oluşabilmektedir.” ifadelerini kullandı.

“Şap hastalığı hayvandan insana geçen bir hastalıktır”

Şap hastalığının aynen korona virüsün de olduğu gibi çok hızlı yayılan ve hayvanların hızla enfekte olması nedeniyle verim düşüklüğüne bağlı olarak ekonomik kayıplara neden olan bir hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Özpınar, “Bu nedenle; hastalığın görülmesi durumunda ihbar edilmesi ve karantina uygulanması zorunludur. Hayvan hareketliliğine aslâ izin verilmez. Genelde hasta hayvanlar yakılarak ve gömülerek imha edilir.” diyerek hastalığın önemini vurguladı.

Hastalığın zoonoz yani hayvandan insana geçen hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özpınar, “Zoonoz gurubunda olması nedeniyle insanlara da geçtiğini göstermektedir. İnsanlara bulaşması direkt elle memeye veya hayvana temas yoluyla olmaktadır. İnsanlarda önemli bir hastalık oluşumuna sebebiyet vermemektedir. İnsanda ağız mukozasında ve dilde veziküller oluşumuna neden olur.” dedi.

Editör: Osman Sav