Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde teğmen Ebru Eroğlu ile İzzet Talip Akarsu ve arkadaşları, Mustafa Kemal Atatürk sloganları atıp kılıçlarını havaya kaldırarak yemin etmişlerdi. Yemin töreni sosyal medyanın gündemine bomba gibi düşmüş ve uzunca bir süre konuşulmuştu. Geçtiğimiz günlerde teğmenlerin Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç istemiyle disipline sevk edildikleri iddia edildi.
Teğmenlerin ihraç istemiyle disipline sevk edilmesi Türkiye'de büyük bir yankı uyandırdı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Zonguldak Barosu Başkanı Türker Kapkaç, Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde Mustafa Kemal Atatürk sloganları atıp kılıçları havaya kaldırıp yemin eden teğmenlerin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraç istemiyle disipline sevk edilmesine tepki gösterdi. Kapkaç, " Kara Harp Okulu mezunu subaylarımız Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip Akarsu’nun, 'Mustafa Kemal’in askerleriyiz' diyerek Cumhuriyet değerlerine olan bağlılıklarını ifade etmelerinin ardından ‘TSK’dan ayırma cezası’ talebi ile Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmelerini üzüntüyle öğrendik. Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde demokratik ve laik hukuk devleti ilkesi üzerine inşa edilmiş, Devlet düzenini bu kurucu anayasal değerlere dayandırmıştır. Dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup genç subayların, kurucu değerlere bağlılığı ifade özgürlüğünün toplu kullanımı olup Anayasa güvencesi altındadır" ifadelerini kullandı.
Zonguldak Barosu Başkanı Türker Kapkaç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
"Kara Harp Okulu mezunu subaylarımız Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip Akarsu’nun, 'Mustafa Kemal’in askerleriyiz' diyerek Cumhuriyet değerlerine olan bağlılıklarını ifade etmelerinin ardından ‘TSK’dan ayırma cezası’ talebi ile Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmelerini üzüntüyle öğrendik.
Ülkemiz, işgalci kuvvetlere karşı verilen ve başarıya ulaşan Kurtuluş Savaşı neticesinde bağımsızlığına kavuşmuştur. Ülkemizin bağımsızlığa kavuşmasında Kuva-yi Milliye birliklerinin düzenli ordu çatısı altında birleşmesinin ve 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordusu ismiyle bugünkü TSK’nın kurulmasının etkisi büyüktür.
Kurtuluş Savaşı’nın en önemli dönüm noktalarından birini de Sakarya Meydan Muharebesi, diğer adıyla Subaylar Muharebesi oluşturmaktadır. Muharebenin bu adı, cephenin en ön saflarında fedakarca savaşan yetişmiş nice subayımızı kaybettiğimiz için aldığı bilinmektedir. Dolayısıyla Subaylar Muharebesi’ni Başkomutan olarak idare eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılık bildirmek, subaylarımız için bir tarihi bilinç ve sorumluluktur.
Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde demokratik ve laik hukuk devleti ilkesi üzerine inşa edilmiş, Devlet düzenini bu kurucu anayasal değerlere dayandırmıştır. Dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup genç subayların, kurucu değerlere bağlılığı ifade özgürlüğünün toplu kullanımı olup Anayasa güvencesi altındadır.
Ayrıca söz konusu eylemin 6413 Sayılı Türk Silahları Kuvvetleri Disiplin Kanununun 20’nci maddesinde düzenlenen TSK’dan ayırma cezasını gerektiren sınırlı sayıdaki hallerin kapsamında sayılamayacağı anılan kanunun lafzından açıkça anlaşılmaktadır.
Hukukun üstünlüğünün, demokrasinin, Atatürk'ün ilke ve devrimlerine daima bağlı kalacağımızın altını çizmekle birlikte tarihsel gerçeklere, hukuka, yasalara ve vicdanlara aykırılık teşkil etmeyecek şekilde hareket edilmesi ve netice alınması en büyük temennimizdir."