Zonguldak’ta kısa süre kalmasına rağmen derin gözlemler yapan Orhan Veli, şehre duyduğu ilgiyi şiirlerinde yansıtarak Zonguldak’ın doğası, maden işçileri ve Karadeniz’in eşsiz manzarasıyla harmanlanmış betimlemelere yer verdi.
“Siyah Akar Zonguldak’ın Deresi” Satırlarında Emeğin Gölgesi
Orhan Veli’nin Zonguldak’a bakışı, Karadeniz’in mavi sularına, maden işçilerinin alın terine ve şehirdeki emeğin yorgun yüzlerine odaklanır. Şair, “Siyah akar Zonguldak’ın deresi; yüz karası değil, kömür karası; böyle kazanılır ekmek parası” dizeleriyle kentin ruhunu ve işçilerin alın terini vurgular. Zonguldak, Orhan Veli’nin şiirlerinde sadece bir şehir değil, emek ve çabanın sembolü olarak yerini bulur.
Orhan Veli’nin Kısa ve Yenilikçi Hayatı
Orhan Veli Kanık, 13 Nisan 1914’te Beykoz Yalıköyü’nde dünyaya geldi. Melih Cevdet ve Oktay Rıfat ile birlikte Garip akımını başlatarak, Türk şiirine yenilikçi bir soluk getirdi. Sokaktaki insanın diliyle yazdığı şiirleri, halk arasında yadırganarak başlasa da kısa sürede beğeni topladı. Şiir, hikâye, deneme ve çeviri alanında birçok esere imza atan Orhan Veli, 36 yıllık yaşamına unutulmaz eserler sığdırdı.
Talihsiz Kaza ve Hayata Veda
Orhan Veli, kısa bir ziyaret için gittiği Ankara’da belediyenin açtığı bir çukura düştü ve başından yaralandı. İki gün sonra İstanbul’a dönen şair, 14 Kasım 1950’de bir arkadaşının evinde fenalaştı. Beynindeki damar çatlaması nedeniyle hastaneye kaldırılan Orhan Veli, yanlış teşhis sonucu alkol zehirlenmesi tedavisi gördü. Ancak beyin kanaması geçirdiği anlaşılana kadar geçen süre içinde durumu kötüleşti ve aynı gece Cerrahpaşa Hastanesi’nde hayata gözlerini yumdu.