Maaş ve ücretlere yönelik iyileştirmelerin gerçek enflasyon oranlarının altında kaldığını, okul maliyetlerinin ise piyasa koşullarına göre yükseldiğini belirten Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy, “TÜİK enflasyonu yüzde 47.8, kırtasiye enflasyonu yüzde 126. Bu durum ekonomik kriz ve yoksulluk ile mücadele içerisindeki velileri çaresiz durumda bırakmıştır” dedi.
“EĞİTİME BAŞLAMA MALİYETİ 17 BİN TL’YE YÜKSELDİ”
Eğitim-İş Bursa Şubesi olarak yeni eğitim öğretim yılına hazırlık sürecinde okula başlama maliyetlerinin geçen yıla oranla değişimi üzerinden araştırma yaptıklarını dile getiren Toy şunları söyledi:
“Araştırmaya göre, ortalama okula başlama maliyetlerinde yüzde 126 oranında artış olduğu tespit edildi. Okul öncesinde geçtiğimiz yıl eğitime başlama maliyeti 7 bin 626 TL iken bu yıl 17 bin 234 TL’ye yükseldi.
İlkokulda ise geçtiğimiz yıl okula başlama maliyeti 12 bin 500 TL iken bu yıl 28 bin 295 TL’ye ulaşmış durumda.
Ortaokulda 13 bin 304 TL olan okula başlama maliyeti bu yıl 30 bin 6 TL’ye, lisede ise geçen yıl 13 bin 717 TL olan okula başlama maliyeti bu yıl 31 bin TL’ye ulaşmış durumda.”
“OKUL FORMALARI ÜÇ KAT ARTTI”
Yaptıkları araştırmanın sonuçlarını aktaran Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy, “Kırtasiyeler, internet alışveriş platformları ve mağazalardan topladığımız fiyatlara göre kırtasiye ürünlerindeki artış oranı yüzde 92 ile yüzde 318 oranları arasında değişim göstermekte. Okul forması fiyatı 3 kat, ayakkabı fiyatları ise 2 kat artış gösterdi” dedi.
Öğrencilerin servis ücretlerinde henüz güncel fiyatların belirlenmediğini belirten Toy, geçen şubat ayında servislere yapılan ara zam sonrası akaryakıttaki yüklü artışlar nedeniyle en az bu oranda zam olacağını düşündüklerini belirtti.
OKUL KAYIT ÜCRETLERİNDE GİZLİ TARİFELER
Çocuklarına nitelikli bir eğitim olanağı sağlamak için adres bölgesi dışındaki okulların kapısını çalan velilerin, 20 bin TL ile 60 bin TL arasında değişen, bağış adı altında kayıt ücretleri ile karşı karşıya kalmakta olduğunu da ifade eden Toy şöyle devam etti:
“Tüm çocuklara nitelikli eğitim olanağı sunmakla sorumlu olan Milli Eğitim Bakanlığı, az sayıdaki nitelikli eğitim ortamına sahip okulun boş kalan kontenjanlarını ticaret ürünü gibi satmaktadır. Parası olanın nitelikli eğitimi devletten satın aldığı bir gerçeklikte Anayasamızdaki eğitimin parasız olduğu temel kuralı da tamamen boşa çıkarılmıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın geçtiğimiz yıl kamuoyuna her okula ihtiyacı kadar ödenek gönderileceğini duyurmasına rağmen gönderilen ödenekler okulların ihtiyaç duyduğunun çok altında kalmıştır. Güvenlik, temizlik, bakım-onarım, personel gibi ihtiyaçlarını karşılayamayan okul idareleri boş kalan kontenjanları bağış adı altındaki kayıt ücretleri ile satışa çıkarmıştır.
Okula başlama maliyeti, kayıt ücretleri ve diğer maliyetler yoksulluğun daha fazla yaygınlaştığı bu ekonomik kriz ortamı, çocukların okuldan uzaklaşması ya da açık öğretim programlarına geçişlere neden olarak örgün eğitimi olumsuz etkileyecektir.”
“EĞİTİME BAŞLAMA DESTEĞİ VERİLMELİ”
Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy son olarak şunları söyledi:
“Temel bir insan hakkı olan eğitim hakkının güvence altına alınması için Milli Eğitim Bakanlığı’nca gerici vakıf ve derneklere aktarılan milyarlarca TL’lik tutarın, aylık geliri yoksulluk sınırının altında kalan milyonlarca yoksul aileye eğitime başlama desteği olarak aktarılması gerekmektedir.
Bu koşullar altında okula başlayan ve aylık geliri yoksulluk sınırının altında kalan ailelerin her bir öğrencisi için en az 30 bin TL eğitime başlama desteği verilmesi gerekmektedir. Ekonomik krizin faturasını çocuklarımız ödememelidir.”