Roma İmparatorluğu döneminde yaptırılan Batı Karadeniz Bölgesi’nin parlayan yıldızı Bartın’ın’ın “incisi” Amasra ilçesindeki Kuşkayası Yol Anıtı’nın, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğradığı öğrenildi.
DÜNYANIN GÖZÜ
Araştırmacı gazeteci Orhan Akyüz’ün, derlediği bilgilere göre, Batı Karadeniz bölgesinin şirin kenti Bartın’ın Amasra ilçesi, “Dünyanın gözü” olarak biliniyor.
Amasra; yeşil doğası, mavilikleri ve huzurlu atmosferiyle sıcak bir liman kenti. Fatih Sultan Mehmet’in gördüğünde, “Lala, Lala, Çeşm-i Cihan (dünyanın gözü) bu mu ola?” diyerek hayran olduğu güzellik.
AMASRA, BATI KARADENİZ BÖLGESİ’NİN “İNCİSİ”
Batı Karadeniz Bölgesi’nin incisi Amasra, bölgenin en gözde ilçesi olarak büyük bir ilgi ve beğeni topluyor. Doğal güzellikleri, bozulmamış koyları, tarihi atmosferi ve uzun sahil şeridi ile Amasra, adeta bir cennet köşesi olarak anılıyor.
59 kilometrelik sahil şeridi ve Küre Dağları Milli Parkı gibi zengin ormanlık alanlarıyla ünlü Bartın, her yıl yerli ve yabancı turistlere kucak açıyor. Ancak, Bartın’ın en göz alıcı ilçesi Amasra, sadece 19 kilometre uzaklıkta bulunmasıyla öne çıkıyor. Tarihi M.Ö 4999 yıllarına dayanan Amasra, sadece doğal güzellikleri ile değil aynı zamanda tarihi dokusuyla da büyük ilgi çekiyor.
Ankara ve İstanbul’a yakınlığı nedeniyle Amasra, yıl boyunca birçok turisti ağırlıyor. Tavşan Adası, Amasra Plajı, Ağlayan Ağaç gibi doğal harikaların yanı sıra Amasra Kalesi ve müzesi gibi tarihi yapılar da bölgeyi turistik cazibe merkezi haline getiriyor.
Son yıllarda, doğal ve tarihi güzelliklerin daha fazla keşfedilmesi ve bölgeye turist akınının artması, Amasra’nın değerini her geçen yıl daha da artırıyor.
ANADOLU’NUN TEK KUŞKAYASI YOL ANITI, TURİSTLERİN GÖZ BEBEĞİ
Kuş Kayası Yol Anıtı, Bartın'ın Amasra ilçesinde, Roma İmparatoru Tiberius Claudius Cermanicus (M.S.41-54) zamanında Doğu Eyaletleri İnşaat Ordusu (Legion) Komutanlığı yaptıktan sonra Bithynia-Pontus Valiliğine atanan Gaius Julius Aquilla tarafından Roma İmparatoru Tiberius Germanicus Claudius adına yaptırılmıştır. İnşa edildiğinde yakınlarında bir de anıtsal çeşme yer aldığı tahmin edilmektedir. Zamanla yıkıldığı tahmin edilen çeşmenin kullandığı kaynak suyu, Askersuyu olarak adlandırılan alanda uzun zaman pınar olarak kullanılmıştır.
260×140 cm. boyutunda ve 50 cm derinliğinde kemerli bir nişin içinde kalan normal insan büyüklüğündeki başsız kabartmanın İmparator Claudius’a ya da yolu ve anıtı yaptıran Aquilla’ya ait olabileceği sanılıyor. Toğa giyimli vücut, hareketsiz betimlenmiş, ayakları ise kopmuş vaziyettedir.
Bu nişin sağında Toskan üslubunda kalın oyma bir sütunun başlığına bir kartal
oyulmuştur. Bu, Legionların sınırsız gücünü temsil etmektedir. Bir insan büyüklüğündeki başı kopuk kartalın sütun kaidesi 200 cm yüksekliğinde 55 cm
çapındadır ve niş kaidesiyle aynı nizamda dört köşe bir tabana bağlıdır.
Anıtın önünden geçen Roma Yolu’nun 1 kilometre aşağısında Cevizlik Vadisi’ndeki
Kemerdere Köprüsü’ne ulaşılabilir.
Anadolu’da tek olduğu bilinen anıt, kayalara oyulmuş insan figürlü başsız bir heykel, hakimiyeti sembolize eden bir Roma kartal figürü ve iki kitabeden oluşmaktadır. Kitabelerde “Devletlerarası barış ve dostluk adına ve İmparator Germanicus’un hakimiyeti anısına, Gaius Julıus Aquila dağı yardı ve bu dinlenme yerini kendi özel ödeneği ile yaptırdı” ibaresi bulunmaktadır.
Anıtın önünden geçen Roma Yolu’nu takip ederek aşağısında yer alan Cevizlik Vadisi’ndeki Kemerdere Köprüsü’ne ulaşılmaktadır.
KUŞKAYASI YOL ANITI’NA NASIL GİDİLİYOR?
Bartın-Amasra karayolu Taşköprü mevkisinde sola sapılır. Kaman ve Kazpınar köyleri geçildikten sonra tepede Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kaçma Kurtulma Eğitim Merkezi’ne ulaşılır.
Anıt, tepeden Amasra'ya doğru 700-800 metre kadar inildikten sonra soldadır.
ZEKİ MÜREN, AMASRA’YI “KÜÇÜK ÇAPRİ” OLARAK ADLANDIRMIŞTI
Batı Karadeniz bölgesinin ‘’incisi’’ Bartın’ın kuzey ucunda yer alan Amasra ilçesi, tarihi boyunca pek çok güzel benzetmeyle anılmış.
Plinius’un ‘’zarif ve güzel’’, Cenovalıların ‘’çiçekli kale’’, Zeki Müren’in ‘’küçük Capri’’ olarak adlandırdığı ilçe, Osmanlı döneminde Fatih Sultan Mehmet tarafından ‘’Çeşm-i Cihan’’ (dünyanın gözü, dünyanın değerlisi) sıfatlarına layık görülmüş. 1940 yılında turizm faaliyetlerine başlayan ilçe bugün de çok sayıda turisti ağırlayan bir cazibe merkezi konumundadır.
HABER: ORHAN AKYÜZ