Kahramanmaraş Depreminden Sağ Kurtulan Kader İncecik: "Bir Daha Yaşatmasın"
Deprem sonrası yaşadığı deneyimlerini paylaşan İncecik'in sözleri, depremin yarattığı acının derinliğini gözler önüne seriyor.
"EN KÖTÜ ANILARDAN BİR TANESİ"
İncecik, depremin ardından yaşadığı korku dolu anları şu sözlerle ifade etti: "O paniğin aslında tarifi yok. Rabbim kimseye yaşatmasın. Sıcacık yatağımızda yatıyorduk. Akşam misafirim vardı. Oğlumun arkadaşı Mithat gelmişti. Sahlep ikram etmiştim. Gece 12.00’den sonra da ‘Anneni uyandırma, oğlum gitme burada kal’ dedim. En kötü anılardan bir tanesi bu benim için. Sürekli bizde yatıya kalırdı. O sahlep son sahlebiymiş. Evine gittikten sonra sabahleyin benim oğlum elleriyle arkadaşının cenazesini çıkardı. Yani gerçekten tarifi olmayan bir acı.”
"EŞİM GÖZ HAPSİMDEYDİ"
Depremin şiddeti altında, İncecik ve ailesinin yaşadığı korkunç anları anlatan İncecik, "Saat 04.17’de telefonunu yere koymasıyla beraber sarsıntının başladığını ifade eden İncecik, 'Küçük oğlum fırlayarak geldi. ‘Anne deprem mi oluyor’ dedi. Birkaç saniye sürmedi. Duvarlar patladı ve yıkıldı. Ben o anda tek şeyi düşündüm hani şimdi duracak ama herkesle göz hapsine aldım yataktan fırladım. Büyük oğlumun sesini duyamadım onu görmek istedim. Kapıya geldim. O ‘Anne cenin pozisyonuna gir’ diye bağırdı ama ben o an algılayamıyordum. Sadece elimi başımın üzerine koyduğumu ve başımın kanadığını hatırlıyorum. Vücudumda kesikler olmaya başladı. Küçük oğlum arkamdaydı. Onu göz hapsinde tutuyordum. Eşim de göz hapsimdeydi ama sonra eşim kayboldu. Üzerine duvar yıkıldı. Ondan umudu kestim aslında. O gitti dedim. Kapı fırladı, duvar yıkıldı." şeklinde konuştu.
"ELEKTRİĞİN İLK GELDİĞİ AN"
Zorlu sürecin ardından yaşadıkları elektriğin geri dönüşü, İncecik için büyük bir sevinç kaynağı oldu: "Üçüncü gün bulunan jeneratör ile telefonların şarj edildiğini anlatan İncecik, 'Beşinci gün sokak lambamız yandığında ben ilk defa elektriğe kavuşmuş gibiydim. Öyle bir süreçten geçtik yani. Elektriğin ilk geldiği zaman Edison benim kadar sevinmemiştir. Elektriğin ilk geldiği gün aldığımız ölüm haberleri çok yıprattı. Yani 5 güne kadar bizim erkekler duysalar bile bize söylemediler. Bizim hiçbir şeyden haberimiz yoktu. Biz şehrin yıkıldığını, yandığını her şeyi gördük. Köyden bütün deprem anını görüyorduk ama bizi sarsan ölüm haberlerini görmedik biz. Ne zaman ki telefon açıldı. Biz o WhatsApp'a girebildik. Ondan sonra bütün dünya başımıza çökmüştü.” şeklinde konuştu.
"GİDECEK ŞEHRİMİZİN OLMAMASI ÇOK DOKUNUYOR"
Son olarak, depremin yarattığı derin acıyı dile getiren İncecik, şu ifadelerle duygularını aktardı: "Yani boğazınız düğüm düğüm oluyor. Tarifi yok hiçbir şekilde. Yine söylüyorum Rabbim bir daha yaşatmasın. Yaşamayan bilmiyor, yaşayınca çok farklı. Gidecek evinin olmaması inanın hiçbir şekilde önemli değil ama gidecek şehrinizin, mahallenizin, sokağınızın, olmaması insana çok dokunuyor. Yani bize zor gelenler bunlar oldu.”
İHA
Karabük Haberleri