ZONGULDAK

Gençler madenci anıtından seslendi!

Cumhuriyet Halk Partisi İl Gençlik Kolları madenci anıtından seslendi.

Abone Ol

Cumhuriyet Halk Partisi İl Gençlik Kolları gençlerin sorunlarına yönelik madenci anıtında basın açıklaması yaptı.

Madenci anıtında ki basın açıklamasına Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Devrim Dural, Cumhuriyet Halk Partisi Merkez İlçe Başkanı Osman Zaimoğlu, İl Gençlik Kolları Başkanı Kadir Güven ve partililer katıldı.

Başkan Güven açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

“Değerli basın mensupları ve bizi ekranları karşısında izleyen sevgili vatandaşlarımız,
9 Aralık’tan bu yana Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2025 yılı bütçe görüşmeleri sürüyor. Yarın oylamaya geçilecek. Bu oylamanın sonunda, bir yıl boyunca milletin bütçesinin nereye harcanacağına karar verilecek. Bütçe milletin bütçesi ve elbette gençlerin bütçesi.
Meclise gelen bütçede gençlerin haklarına dikkat çekmek ve öğrencilerin sesine ses katmak için Cumhuriyet Halk Partisi Gençlik Kolları olarak 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yapıyoruz.
Bugün konuşmak zorundayız. Çünkü siyaset, bütçe hakkı üzerine yapılır. Çünkü bütçe, bir iktidarın tercihlerinin en açık göstergesidir. Bizler bu bütçeyi incelediğimizde şunu görüyoruz: Bu bütçede gençlere yer yok. Bu bütçede öğrencilere yer yok. Bu bütçenin, son 21 yılda milleti yoksullaştıran, gençleri işsizleştiren, emeği ucuz iş gücü haline getiren, gelir adaletsizliğini büyüten bütçelerden hiçbir farkı yok. İktidarın tercihi yine gençler değil.
Gençler için, öğrenciler için bu bütçenin özeti şudur:
Günlük harcaması 21,5 milyon olan saray; gençlere “3 bin TL ile geçinin” diyor.

Her akşam yatmadan önce manda yoğurduna Medine hurması doğrayıp, içine kestane balı ve yulaf eklemeyi önerenler; gençlere “Bir simit, bir çayla karnınızı doyurun” diyor.
Yeni yurtlar inşa etmeksizin, 4 kişilik odaları 6 kişiye, 6 kişilik odaları 8 kişiye çıkararak kapasiteyi artırdık masalı anlatanlar; gençlere “Koğuş sistemine razı olun” diyor.
Bugün buraya duymadığınız sesleri getirdik. Kulak tıkadığınız çığlıkları, yüz çevirdiğiniz yüzleri getirdik.
'Geçinemiyoruz' diyen gençlerin sesi buradadır.
'Barınamıyoruz' diyen öğrencilerin sesi buradadır.
İhmalkarlıklarınız sonucu düşen asansörde can veren Zeren’in çığlıkları buradadır.
Cemaat yurduna mahkum bıraktığınız, baskılara dayanamayarak canına kıyan Enes’in yüzü buradadır.
Bu sesleri, bu çığlıkları duyun. Bu yüzlere iyi bakın. Gençlerin talepleri tam da buradadır! Aynı acıları bir daha yaşamak istemiyoruz. Gençler için başka bir hayatın mümkün oldugunu gösterdik. Ve artık bizler azla yetinmek istemiyoruz. Yerel yönetimlerde başardığımızı ülkemizde de başarabiliriz.
Ülkemizi çok seviyoruz. Bu güzel ülkenin eşit ve onurlu yurttaşları olarak layık olduğumuz şekilde yaşamak istiyoruz. Dar bir bütçenin elinde çarçur edilen kaynakları, yeniden biz gençler için kullanacak iradeyi iktidara taşımak üzere sağlam adımlarla yürüyoruz. Sen de gel, adımlarımıza bir yenisi eklensin. Daha güçlü yürüyelim. Gel, sesimize ses kat. Daha gür çıksın sesimiz. Gel, layık olduğumuz ortak geleceği hep birlikte kuralım. Parasiz ve bilimsel bir egitime ulaşabildiğimiz; kamuda liyakatin esas, emeğin degerli, adaletin hakim olduğu; kendimizi genç hissettigimiz, gelecege umutla bakabildiğimiz özgür ve güzel günler hayal degil. Umutsuz değiliz. Umut var, umut burada!"

"Değerli basın mensupları ve bizi ekranları karşısında izleyen sevgili vatandaşlarımız,
9 Aralık’tan bu yana Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2025 yılı bütçe görüşmeleri sürüyor. Yarın oylamaya geçilecek. Bu oylamanın sonunda, bir yıl boyunca milletin bütçesinin nereye harcanacağına karar verilecek. Bütçe milletin bütçesi ve elbette gençlerin bütçesi.
Meclise gelen bütçede gençlerin haklarına dikkat çekmek ve öğrencilerin sesine ses katmak için Cumhuriyet Halk Partisi Gençlik Kolları olarak 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yapıyoruz.
Bugün konuşmak zorundayız. Çünkü siyaset, bütçe hakkı üzerine yapılır. Çünkü bütçe, bir iktidarın tercihlerinin en açık göstergesidir. Bizler bu bütçeyi incelediğimizde şunu görüyoruz: Bu bütçede gençlere yer yok. Bu bütçede öğrencilere yer yok. Bu bütçenin, son 21 yılda milleti yoksullaştıran, gençleri işsizleştiren, emeği ucuz iş gücü haline getiren, gelir adaletsizliğini büyüten bütçelerden hiçbir farkı yok. İktidarın tercihi yine gençler değil.
Gençler için, öğrenciler için bu bütçenin özeti şudur:
Günlük harcaması 21,5 milyon olan saray; gençlere “3 bin TL ile geçinin” diyor.

Her akşam yatmadan önce manda yoğurduna Medine hurması doğrayıp, içine kestane balı ve yulaf eklemeyi önerenler; gençlere “Bir simit, bir çayla karnınızı doyurun” diyor.
Yeni yurtlar inşa etmeksizin, 4 kişilik odaları 6 kişiye, 6 kişilik odaları 8 kişiye çıkararak kapasiteyi artırdık masalı anlatanlar; gençlere “Koğuş sistemine razı olun” diyor.
Bugün buraya duymadığınız sesleri getirdik. Kulak tıkadığınız çığlıkları, yüz çevirdiğiniz yüzleri getirdik.
'Geçinemiyoruz' diyen gençlerin sesi buradadır.
'Barınamıyoruz' diyen öğrencilerin sesi buradadır.
İhmalkarlıklarınız sonucu düşen asansörde can veren Zeren’in çığlıkları buradadır.
Cemaat yurduna mahkum bıraktığınız, baskılara dayanamayarak canına kıyan Enes’in yüzü buradadır.
Bu sesleri, bu çığlıkları duyun. Bu yüzlere iyi bakın. Gençlerin talepleri tam da buradadır! Aynı acıları bir daha yaşamak istemiyoruz. Gençler için başka bir hayatın mümkün oldugunu gösterdik. Ve artık bizler azla yetinmek istemiyoruz. Yerel yönetimlerde başardığımızı ülkemizde de başarabiliriz.
Ülkemizi çok seviyoruz. Bu güzel ülkenin eşit ve onurlu yurttaşları olarak layık olduğumuz şekilde yaşamak istiyoruz. Dar bir bütçenin elinde çarçur edilen kaynakları, yeniden biz gençler için kullanacak iradeyi iktidara taşımak üzere sağlam adımlarla yürüyoruz. Sen de gel, adımlarımıza bir yenisi eklensin. Daha güçlü yürüyelim. Gel, sesimize ses kat. Daha gür çıksın sesimiz. Gel, layık olduğumuz ortak geleceği hep birlikte kuralım. Parasiz ve bilimsel bir egitime ulaşabildiğimiz; kamuda liyakatin esas, emeğin degerli, adaletin hakim olduğu; kendimizi genç hissettigimiz, gelecege umutla bakabildiğimiz özgür ve güzel günler hayal degil. Umutsuz değiliz. Umut var, umut burada!"