Zonguldak’ta o mağaza madenciler için müjdeyi verdi! Zonguldak’ta o mağaza madenciler için müjdeyi verdi!

Avcı, bölgenin kültürel, sosyal, ve ekonomik işbirliğini güçlendirmek ve "Kara Elmas Ruhu"nu yeniden canlandırmak için tüm hemşehrileri ve sivil toplum kuruluşlarını dayanışmaya davet etti.

Avcı'nın açıklaması:

"Değerli Batı Karadenizliler; 
Bartın Dernekler Federasyonu olarak 19 Mayıs ayında yaptığımız kongreyle birlikte Federasyonumuza bağlı derneklerimizin takdiriyle Federasyon Başkanı seçildim. Yeni yönetimimizle yeni heyecan ve söylemlerimizle bu güzel ve onurlu görevi yerine getirebilmek için de o günden bugüne var gücümüzle çalışıyoruz. 
Her platformda deklare ettiğimiz gibi Federasyonumuzun hedefi; İstanbul’daki Bartınlıları, Bartınlılarımızın burada kurduğu dernekleri, yeşilin ve mavinin kardeş olduğu güzel memleketimizdeki vatandaşlarımızı ve oradaki derneklerimizi de kucaklayarak kültürel, sosyal, siyasi, ticari ve ekonomik işbirliğini sağlayıp İstanbul ve Ankara başta olmak üzere ülkemizde Bartın ve Bartınlıları öncü ve itici güç haline getirmek. 
Bunun için Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de öncü ilkelerinden olduğu gibi din, dil, ırk ayrımı gözetmiyoruz. Tüm Bartınlılara ve İstanbullulara “Ortak paydamız Bartın” diyerek “Şucu, ya da bucu” diye bakmadan kardeşlik duygularımızla, insanca yaklaşıyoruz. Hemşerilerimizi ne siyasi ne ticari düşüncelerine bakmaksızın Federasyonumuzun çatısı altında buluşturmaya çalışıyoruz. Bünyemizdeki derneklerimizin etkinliklerine destek oluyor, İstanbul’da bürokraside, siyasette ve ticarette önemli yerler edinmiş Bartınlılarla iletişim kurarak onları Federasyonumuzun çatısı altında bir ve bütün olmaya davet ediyoruz. 
Tabi ki hedeflerimiz arasında sadece bu yer almıyor. Biz doğduğumuz ve doyduğumuz toprakların kıymetini çok iyi biliyoruz. Karadeniz Bölgesinin denizi, ormanı, kültürel ve tarihi değerleriyle saklı cenneti olarak kalan Batı Karadeniz’i her alanda parlatıp gücüne güç katarak ülkemizin şahlanan bölümlerinden biri yapmak istiyoruz. 
Bu nedenle Bartın, Zonguldak, Karabük, Kastamonu’yu geçmişin tozlu sayfaları arasında kalan ve artık unutulmaya yüz tutan “Kara Elmas Ruhu” etrafında yeniden birleştirmeyi ve bu ruhu 1990-1991 Zonguldak Büyük Madenci Yürüyüşünde olduğu gibi alevlendirmeyi amaçlıyoruz. Belki gençlerimiz Zonguldak ve Bartınlı madencilerimizin haklarını alabilmek için günlerce süren zorlu bu Ankara yürüyüşünü hatırlamayabilirler. Ama Zonguldak ve Bartın olarak biz bu “Büyük Kara Elmas Ruhu”nu çok iyi hatırlıyoruz. 
Zonguldak’la olan siyasi, ekonomik ve kültürel bağlarımızı da çok iyi biliyoruz. Bartınlılar ve Zonguldaklılar olarak yıllarca dirsek dirseğe omuz omuza, Batı Karadeniz’in güçlü olması için siyaset yaptık. Bölgemizin ekonomik kalkınmasını sağlamak adına ticari işbirlikleri kurduk. Ortak şiveyle konuştuğumuz ailelerimize iş imkanları ve istihdam sağlamaya çalıştık.  İşçimiz, memurumuz, askerimiz, esnafımız kazandığı her kuruşu yine bu bölge için harcadı. Aynı sofralardan yemek yedik. Aynı çiftetelliyi oynayıp birbirimize kız alıp verdik. Arkadaş olduk. Dost olduk. Akraba olduk. Aile olduk. 
1991’de il oluşumuz Bartınlılar olarak hepimizi tabi ki sevindirdi. Belki sosyal ve kültürel alanda bu sınırları koymadık. Ama Zonguldak ve Bartın arasına giren il sınırı Bartın ve Zonguldak’ı daha da güçlendirmedi. Girişilen rekabet bölünmüşlüğü de beraberinde getirdi. Ankara siyasetinde bölgemiz için çalışıp bölgemize yatırım almak yerine, il bazında düşünüp ona göre siyaset yaptık. 1991’den önce bir olan ticaretimizi yine bölgemiz menfaatine yapmayı unutup kendi illimiz ve menfaatlerimiz doğrultusunda yapmaya başladık. Güçlü siyaset olmadığı için de hem Bartın hem de Zonguldak ne istediği yatırımları alabildi ne de ülke siyasetinde hak ettiği yere gelebildi. Küçüldükçe küçüldük. 
Bu Kara Elmas Ruhunun bölünmüşlüğünden Karabük ve Kastamonu da nasibini aldı. Oysa ki Bartın olarak Karabük, Kastamonu ve Zonguldak’la sınır komşularıyla. Tam ordayız. Bu üç ilimizin de kavuşum noktasıyız. Safranbolu gibi tarihi, Yenice gibi doğa turizmi gelişmiş olan Batı Karadeniz’imizin harlı ateşi Karabük’e eşsiz doğa harikası Ağaç Tüneliyle bağlıyız. Karabük’ün demiri tavında döven harlı ateşini masmavi denizimiz ve inci tanesi kum sahillerimizde bir araya getiriyoruz. 
Her mevsim ayrı güzel, yeşilin bin bir tonunu bağrında barındıran, bize nefes ve can olan Küre Dağlarımız bizi Batı Karadeniz’imizin en güçlü ili Kastamonu’yla kardeş yapıyor. Değerli Ulus’umuzda Değerli Kastamonu’muzla Küre Dağlarının bağrında kavuşuyoruz. Burada solduğumuz hava bir. İçtiğimiz su bir. Aynı doğa turizmini yapıyoruz. İnsanımız aynı ormanlardan geçimini sağlıyor. 
Bunun içindir ki; Zonguldak, Bartın, Karabük, Kastamonu olarak aramıza giren il sınırlarını artık kaldırıp, Ege’nin, Akdeniz’in ve Doğu Karadeniz’in aldığı hizmetleri ve yatırımları alabilmek için Batı Karadeniz’in çatısı altında Karaelmas Ruhuyla bir olmalıyız. Sivil toplum kuruluşlarımızın gücünü herkesi kucaklayarak iyi kötü, zengin fakir, güzel çirkin, bilgili bilgisiz ayrım yapmadan “İnsan” odaklı birleştirmeliyiz. İstanbul’da bir ve beraber olursak hem niceliğimizle hem niteliğimizle gücümüzü gösterir, siyasette, ticarette, kültürel ve sosyal alanda öncü oluruz. 
Mayamız merhamet, sevgi, şefkat ve hoşgörü oldukça hiçbir güç bizi ayrıştıramaz. Aramızdaki sınırları kaldırıp ötekileştirmeden,  uzaklaştırmadan birbirimizi kucaklarsak gücümüze güç katarız. Biz sadece il olmayıp Batı Karadeniz olursak ülkemizin saklı cenneti değil, cazibe merkezi olacağız. Daha iyi yarınlarda bir ve beraber olmak dileğiyle."

Zonguldak Haberleri
                                                                                           

Kaynak: HABER MERKEZİ