ZONGULDAK’IN EN BÜYÜK SORUNU!

ZONGULDAK’IN EN BÜYÜK SORUNU! Yol, istihdam, teşvik, siyasi beceriksizlikler, bürokrasi…

Abone Ol

ZONGULDAK’IN EN BÜYÜK SORUNU!

Yol, istihdam, teşvik, siyasi beceriksizlikler, bürokrasi…

Diye sıralamamı bekliyorsunuz belki….

Ama bunların daha ötesinde bir sorunla yüzleşiyor Zonguldak…

Daha tehlikeli ve toparlanması daha zor bir sorunla yüzleşmemiz gerekiyor!

Bir çok kişi derdimizi anlamasına rağmen bir taraf anlamamakta direniyor...

Gazetecilerin yazışmalarını "Kişisel" olarak algılayıp basite indirgeyen bir kesim hala tehlikenin farkında değil!

İddia ediyorum ve hatta biliyor ve yaşıyorum; Zonguldak'ın en büyük sorunu;

“İtibarsızlık”

Vali Mustafa Tutulmaz’ın ve Ak Parti Milletvekili Hamdi Uçar’ın da dediği gibi “Şantajcı basın”, “Ahlaksız yazılar” kentin itibarını yerle yeksan ediyor!

Lakin sorunu tespit edenlerin, sorunu büyüten ve ayrıca sorunun çözüm mercii olması gereken yerler olması da ayrı bir trajikomik durum!

Zonguldak'a gelen bürokrat "Şantajcı basın-ahlaksız yazılar" nedeniyle bir an önce gitmeye can atıyorsa,

Zonguldak'taki iş insanı "Şantajcı basın-ahlaksız yazılar" nedeniyle yatırım yapmaktan çekiniyorsa,

Zonguldak'taki siyasetçi "Şantajcı basın-ahlaksız yazılar" nedeniyle icraat yapmak yerine “Şantajcı” basının kucağına oturmuş ona hizmet ediyorsa,

Zonguldak'ta devletin itibarı, "Şantajcı basın" nedeniyle "Devletin gücünü lehine kullanıyor", "Devleti aciz durumda görünmesine vesile oluyor" intibaı oluşturarak zedeleniyorsa,

Zonguldak medyası "Şantajcı basın" nedeniyle itibarsızlaşıp sözü geçmiyorsa,

Bir de etnik köken üzerinden ayrıştırmaya gidip hedef gösteriliyorsa,

Bu ayrıca ve özellikle; SORUNUN GAZETECİLERİN DEĞİL, ZONGULDAK VE HATTA "DEVLET"İN MESELESİ HALİNE GELDİĞİNİ GÖSTERİR...

NOKTA!

 

***

 

BUNDAN ÖTESİ LAFÜGÜZAF!

Devletin temsilcisi Vali Mustafa Tutulmaz'ın "Şantaj" itirafı üzerinden başlayan süreçte bu işin "Gazetecilerin değil devletin meselesi" olduğunu ısrarla söylüyorum...

Çok açık ve net örnek de verdim... Bir daha veriyorum...

2003 yılında Zonguldak'ta mafya olaylarının ayyuka çıktığı ortamda kuyumcular başta olmak üzere bir çok kesimden haraç kesiliyor, adam kaçırılıyor, sokak ortasında adam dövülüyor, emniyetin müdahil olması gereken bir asayiş olayında mafya elemanları asıp kesiyordu...

Bütün bunlara rağmen polisler bu mafyanın mekanından çıkmaz ve adeta "Emniyet yanında... Devlet arkasında" intibaı oluşturulurdu...

Emniyet, jandarma, savcılar seyretti; Devlet gereğini yaptı... 18 yaşında olduğunu hatırlattı...

Şuan ki durumun tek farkı o zamanın silahı tabanca, şimdinin silahı medya!

Biri can yakar, can alır, diğeri itibar suikastı yapar. Can yakar, aile bozar, itibar yok eder!

Önce iftira, şantaj edilen kişinin itibarına suikast, sonra buna göz yumduğu zannedildiği için devletin itibarına suikast!

Anlayan anladı zaten!

Bundan ötesi lafügüzaf!

 

***

 

UÇAR’A, "AHLAKSIZ, EDEPSİZ, SEVİYESİZ" SORULAR!

Birilerinin dediğinin aksine tam da Zonguldak’ın asıl sorununa önce Vali Mustafa Tutulmaz, sonra Milletvekili Hamdi Uçar, değindi…

Hem de gazetecilerin sözde örgütü Zonguldak Gazeteciler Cemiyetinde gözlerinin içine baka baka gazetecilere hakaret edildi!

Lakin Ak Parti Milletvekili Hamdi Uçar’ın söylemlerinin ne adresi ne niyeti anlaşıldı!

Kimse de doğal olarak üzerine almadı…

Öyle bir hale geldi ki iş;

Benim “Şantajcım” iyi, senin “Şantajcın” kötü, ahlaksız!

Herkes işine geldiğine “Şantajcı-ahlaksız-edepsiz” demeye başladı…

Oysa ki doğru tek olduğu gibi “Şantaj-edepsiz-ahlaksız” yazı yazan da ay gibi ortadadır…

Madem Milletvekili Uçar, isim vermeyecek biz sorularla sözüne açıklama getirmesini sağlayalım…

Mesela;

İşe yerleştirme karşılığı insanlardan para almak "Ahlaksızlık, edepsizlik, seviyesizlik" midir?

Davet edildiği için reklam görüşmesine gelen 2 evli ve çocuklu bayanı, "4 güzel bayan" imasıyla yazdırıp ahlak dışı bir yerlere çekilmesine vesile olmak "Ahlaksızlık, edepsizlik, seviyesizlik" midir?

15 Temmuz gecesi 251 vatandaşımızın ölümüne vesile olan FETÖ'dan hapis yatan üyelerle seçim öncesi birlikte dolaşmak ve hatta uyaranlara, "Onlar da oy kullanacak... Bize oy verecekler" denilmesi "Ahlaksızlık, edepsizlik, seviyesizlik" midir? 

Zonguldak'ta "Ahlaksız" yazı yazmaktan Basın İlan Kurumu (BİK)'ndan ilk ve tek ceza alan, Çete üyesi olmaktan yargılanan gazeteye maddi-manevi destek vermek, "Ahlaksızlık, edepsizlik, seviyesizlik" midir?

Destek verilen gazete üzerinden partinin milletvekili, il başkanı, merkez ilçe başkanı ve belediye başkanlarını dize getirme adına ahlaksız, seviyesiz, “Şantaj” içeren yazı yazdırmak "Ahlaksızlık, edepsizlik, seviyesizlik" midir?

Siyasi beceriksizliğini örtme adına, “Onlar Trabzonlu, Rizeli” gibi dini değerlere de sığmayacak etnik köken üzerinden ayrıştırmaya giderek milletvekilliği için zemin hazırlamaya çalışmak "Ahlaksızlık, edepsizlik, seviyesizlik" midir?

Böylesi soruları uzatabiliriz lakin cevap tektir!

Lütfen uzatmadan, ipe un sermeden cevabı alalım Sayın Hamdi Uçar!

 

***

 

 

HAFTANIN SÖZÜ:

 ‘’Zaman zaman çok ahlaksızca yazılan yazıları görüyoruz (Zonguldak medyasında), bunların basınla alakası olamaz, okumuyoruz zaten, ahlaksız, edepsiz, seviyesiz insanlardır’’ 

AK PARTİ ZONGULDAK MİLLETVEKİLİ HAMDİ UÇAR

 

***

 

SÖZÜN ÖZÜ:

“Sakın insanın iyisi ile kötüsünü bir tutma. Çünkü bu eşitlik, iyileri iyilikten soğutur.”

Prof. Dr. AZİZ SANCAR

 

YAZAN: OSMAN SAV