“Türkiye dünyanın en önde gelen milli enerji filolarından birine sahip”
Türkiye’nin Yavuz, Fatih, Kanuni Sondaj Gemileri ’ne yeni nesil Abdülhamid Han Sondaj Gemisi’ne de eklemesiyle dünyanın en önde gelen milli enerji filolarından birine sahip olduğunun altını çizen İshak Turan, şöyle dedi:
“Son yaşanan Ukrayna Rusya savaşı krizinde devletler enerji güvenliğinde oldukça hazırlıksız yakalandıkları ortaya çıktı. Özellikle Avrupa birliği enerjide dışa bağımlı ülkelerden bir tanesi birlikteki üye ülkelerin çoğu burada Rusya’ya ne kadar bağımlı oldukları ortaya çıktı. Enerji politikaları kısa dönemde karşılığını alacağımız politikalar değildir. Sizin bugünden başladığınız geliştirdiğiniz yaklaşımların sonuçlarını yaklaşık 10 yılda 15 yılda orta ve uzun dönemde alabilirsiniz. Bu bağlamda Türkiye’ye baktığımız zaman özellikle Avrupa’nın soğuk bir kışa hazırlandığı bir dönemde enerji arzı problemi yaşamadığını görüyoruz. Ancak bunlara karşılığını bulmak öyle çok da kolay olmadı. Son 20 yıla baktığımız zaman Türkiye özellikle enerji güvenliği politikalarında inanılmaz bir kaynak çeşitliliğine gitti. Özellikle buradaki ülke sayısı çeşitliliğinde inanılmaz bir artış oldu. 1990’da doğalgaz ithal ettiğimiz ülke sayısı sadece bir iken günümüzde bu sayının 20’ye kadar çıktığını görüyoruz. Benzer şekilde yine sadece boru hatlarıyla değil LNG ile Türkiye’nin doğalgazı ithal ettiğini görüyoruz. Benzer şekilde boru hatlarına yeni ilavelerin bir şekilde eklendiğini görüyoruz. Bunlara ilaveten yurt içinde de yenilenebilir enerji kaynaklarının artırıldığını görüyoruz. Dünyadaki toplam enerjideki yenilenebilir enerji payı sadece yüzde 10 iken Türkiye’de bunun yüzde 20’ye yaklaştığını görüyoruz. Bunlar çok ciddi ilerlemeler. Bunlara ek olarak ise Türkiye dünyanın en önde gelen milli enerji filolarından birine sahip. Özellikle iki sismik araştırma gemimiz ve dört sondaj araştırma gemimiz var. Sismik araştırma gemilerimizin özellikle Karadeniz’de yeni veriler ilan ettikten sonra Doğu Akdeniz’de görev icra eden Fatih Sondaj Gemisi’nin Karadeniz’e kaydırıldığını görüyoruz. Daha sonra Yavuz ve Kanuni Sondaj Gemileri de Karadeniz’deki faaliyetlerine başladı. Bu maalesef hem iç politikada hem de dışarıda ‘Türkiye acaba Avrupa Birliği’nden gelen baskılara boyun mu eğiyor’ yanlış algısına sebep oldu. Oysa Türkiye Karadeniz’de doğalgaz keşfinde önemli veriler elde etmişti. Buradaki doğalgazını bir şekilde gün yüzüne çıkartmayı hedefliyordu. Bu bağlamda iki sismik araştırma gemimiz ve üç sondaj gemimiz Karadeniz’de görevlerine başladılar. 2020 yılında 405 milyar metreküp daha sonra buna ek rezerv açıklamalarıyla beraber toplam 540 milyar metreküp doğalgaz keşfine ulaştılar. Şimdi benzer bir buluş haberinin müjdesini inşallah Doğu Akdeniz’den de alacağız.”