Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın müjdesini verdiği TTK’ya 2 bin işçinin alımında nefesler tutuldu. Gözler başvuru sürecine çevrildi. İşçi alımıyla ilgili projeler daha önce Bakanlığa sunulmuştu. Başvuruların açılması beklenirken dedikodular aldı başını gidiyor…
“Acaba” sözlerinin ardından yerel seçime kadar süreç uzatılır mı endişesi de yükselmiyor değil…
Hepsi bir tarafa asıl tehlikelerden biri de hepimizin dillendirmekten çekindiği iş güvenliği…
Zira GMİS yetkilisiyle görüştüğümüzde işçi alımı süreci uzadıkça madende riskin büyüdüğüne dikkat çekti…
Hemen hatırlatalım, son alımda üretime bir an önce katkı verilsin diye apar topar işe alınan madencilerin tam manasıyla eğitimi bitmeden ocağa verilmesiyle kazalar artmıştı…
Şimdi de benzer sürecin yaşanmasından endişe edildiği gibi usta – çırak madenci arasındaki makasın daralmasının da iş güvenliğini tehdit edildiğinden bahsedildi…
Zira önceden işe yeni başlayan madencinin ustası 20 yıllık madenciyken şimdilerde yeni madencinin ustalığını 4-5 yıllık madenci yapma durumunda…
Deneme sürecinin 4 ayla sınırlı olması, 3 ile 6 ay eğitim süreci madencinin tecrübelenmesine yetmezken yer altında özellikle iş güvenliği ve iş barışı için süreç iyi yönetilmeli…
Sözün özü;
İşçi alımı, iş güvenliği açığından da önemli ve elzem!
***
Zonguldak-Trabzon direk uçak seferleri tutar mı?
Halk adına yapmaya çalıştığımız gazeteciliğin bir tezahürü olarak sürekli yaptığımız Zonguldak Havalimanı haberini geçen haftadan itibaren farklı bir açıdan işlemeye başladık…
Çok şükür ki; THY’nın iç hat, Zonguldak’tan Almanya’ya direk uçuşların başlaması için yaptığımız mücadelede karşımıza çıkan “Önyargıları yıkma” derdimiz bu sefer kısmen de olsa olmayacak…
Denildiği gibi bu süreçte; havalimanından uçuşların tutacağını inandırmakta “Atomu parçalamaktan” daha çok uğraştık!
142 STK’dan oluşan Zonguldak Platformu’nun arkamızda duruşu, Mehmet Karakulak başkanın özverisiyle Avrupa Zonguldaklılar Derneğinin ağırlığıyla adeta “Atomu parçaladık”
Valilerin, “Zonguldak-İstanbul çok yakın tutmaz” söylemini uçuşların başlamasıyla ancak yıkabilirken, “Zonguldak-Trabzon arası tutmaz… Zonguldak’ta ölen Trabzon başta olmak zere doğu Karadenizlilerin cenazeleri Zonguldak’ta toprağa veriliyor, oralara gitmiyor… Doğu Karadeniz’de vefat edenlerin tabutları da buraya gelmiyor” mazeretini, ön yargısını veya sığ düşüncesini yıkamadık…
En iyisi yeni göreve başlayan Valimiz Sayın Osman Hacıbektaşoğlu’na siz söyleyin…
Zonguldak, Bartın ve Karabük’te yaşayan Trabzon, Rize, Giresun, Ordu, Artvin’de akrabası olanlar…
Zonguldak, Bartın, Karabük Üniversitelerinde okumaya gelen öğrenciler… Ve Doğu Karadeniz bölgesine okumaya giden öğrencilerimiz…
Zonguldak, Bartın, Karabük illerindeki profesyonel ve amatör spor takımları…
Ve tabi ki siz söyleyin; Zonguldak, Bartın ve Karabük ile Doğu Karadeniz’de iş yapan turizm seyahat firmaları…
Zonguldak-Trabzon direk uçak seferleri tutar mı?
Zonguldak-İzmir ve Zonguldak-Antalya’ya ne dersiniz?
Tabi ki İstanbul’un Anadolu yakasından kalkacak uçağa bu bölgedeki Zonguldak, Bartın ve Karabük insanımızın talebi olur mu?
Ben sustum, siz söyleyin!
***
Başkan Selim Alan, aday gösterilse kazanır mı?
Soruyu açalım…
Zonguldak Belediye Başkanı Dr. Ömer selim Alan’ı Ak Parti bir daha aday gösterir mi?
Aday gösterilse kazanır mı?
İlk sorunun cevabını kimse bilemez...
Zira niyeti hizmet olan ve edenden ziyade “Ankara havasını” iyi oynayan aday gösteriliyor!
Biz yine de yorumsuz, süreci hatırlatarak soralım…
Seçildiği günden beri belediye ve Zonguldak yerine partiyi dizayn etmeye çalışan,
Zamanın Ak Parti İl Başkanı akrabası Zeki Tosun, zamanın düşmanı, şimdiki kankisi Ak Parti Zonguldak İl Başkanı Mustafa Çağlayan’ı Ak Parti genel merkezine şikayet için Ankara’yı su yolu yapan,
Makam kapısı açık olacak diye oy aldığı vatandaşı 3. kata almayan,
Değil kendisiyle Özel Kalemi ile bile randevu alınamayan,
Ak Parti İl başkan yardımcılığından beri kuyusunu kazdığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aile dostu Ak Parti Zonguldak Milletvekili Muammer Avcı ile değil de FETÖ bağı ayyuka çıkan devrik milletvekili ile gizlice görüşen,
“Kendi medyayı oluşturacağım” hedefi doğrultusunda beğenilmeyen Muharrem Akdemir’in bile adaletli abonelik ücreti verdiği basına destek değil emeğinin karşılığı(!) aboneliği çok görüp kendisine “Baldız” üzerinden ayar veren, kendisini ve partinin itibarını beş paralık hale düşüren gazete sahibine, “Ak Parti Milletvekilini itibarsızlaştırdığı” dönemde 100 binlerce lirayı vererek adeta tetikçilik yaptıran,
Hem hizmet edebilme hem de seçimleri kazanmanın ana faktörü olan belediye işçisini,
Oy potansiyeli ve karşılığı olan Ak Partili Murat Uzun ve Aydın Arıcı gibi belediye meclis üyelerini küstüren,
Oy potansiyeli yüksek belediye başkan adayına hakaret ederek sahalara inmesine, meclis üyesi akrabasının bayrak açmasına vesile olan,
Dün iktidara yakın olan Sedat Peker’in ricasıyla aday gösterildiği iddia edilen Dr. Selim Alan,
Bugün iktidara yakın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ricasıyla aday gösterilir mi?
Bu ilk sorunun cevabı inanın kimsede yok!
Bütün bunlara rağmen aday gösterilirse seçilir mi?
İşte bu sorunun cevabı halkta var!
Biz de ise aritmetiği var!
MHP aday çıkarmayıp olası adaylıkta Selim Alan’a çalışılırsa,
CHP, Şenol Şanal gibi parti içinde ve halk tarafından itici bulunan birini aday gösterirse,
Selim Alan seçilir!
Seçilir de Zonguldak’a mı çevresindekilere mi faydası olur?
Son sorumuz da bu olsun…
Tamamen yorumsuz, geçmişteki süreci hazırlatayım dedim…
Söz sizde…
***
HAFTANIN SÖZÜ:
“Allah, kitap, iman, vatan, millet, bayrak, ülkü, emek, hak, hukuk, adalet, demokrasi, bilim, etik, ahlak lafları eden bir yığın vekil halka ait olan paraları çaldılar. Yaptıkları hırsızlık ile eş bir davranıştır.”
İmza Gazetesi yazarı, öğretmen Ali Özdemir
***
SÖZÜN ÖZÜ:
“Kimseye iyi veya kötüdür demekte acele etmiyorum. Çünkü insanlar beni her zaman şaşırtmayı başarmışlardır.”
T. Eliot
Yazan: Osman Sav