CHP Genel Başkan KILIÇDAROĞLU Danışmanı Ünal Çeviköz seçimi kazanır kazanmaz RUSYA’ya tavır alacağız, Selahattin Demirtaş'ı ve FETÖCÜLERİ serbest bırakacağız diyor.
Sonucu sizce kan,gözyaşı,yıkım ve kıtlık olmaz mı ?
ABD ve NATO’nun Siyasetine uyum sağlayacağız ve politikalarımızı uygun hale getireceğiz diyor.
ABD, İNGİLTERE, FRANSA,YUNANİSTAN ve ERMENİSTAN gibi ülkeler heyecanla RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ın seçimi kaybetmesini bekliyorlar ve elinden geleni ardına koymuyorlar.
Büyükelçilerini CHP Genel merkezinde KEMAL KILIÇDAROĞLU ile görüştürerek açık destek ve moral vermeye çalışıyorlar.
Sonuç bunların Uydusu haline gelmiş kişiliksiz bir Ülke olmaz mıyız?
PKK’nın elebaşları KANDİLDEN hemen hemen hergün talimat yağdırıyor, birliğinizi bozmadan RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ı yıkım gayretinizi arttırın, yoksa yok oluyoruz diyorlar.
HDP’li yöneticiler esir ettiklerinden güç alarak artık yüksek sesle talimatlarını verebiliyorlar.
Hızlarını alamayıp 14 Mayıs seçimleri,ÖCALAN için özgürlüğe atılmış adım olacak diyede haykırıyorlar.
Siz İttifakın Başkan Adayı KEMAL KILIÇDAROĞLU’nun bu söylemlere hiç itirazını duyabildiniz mi?
Terör örgütünün neredeyse hergün zehir zemberek açıklamalarına KILIÇDAROĞLU dahil AKŞENER ve masanın makam bekleyenlerinden hiç ses çıkarabilen var mı ?
Özetle buda KEMAL KILIÇDAROĞLU ve sayısı henüz belli olmayan Cumhurbaşkanı yardımcılığı bekleyenlerin bize 2002 öncesi gibi dışarıdan ve içeridekilere (PKK ve FETÖCÜ gibilerin huzurunda) hazır olda bekleyerek emredersiniz diyeceği anlamına gelmiyor mu?
Bunun sonucunun IRAK ve SURİYE gibi bölünüp parçalanma ve sömürücülerin çizmesi altında ezilmek olduğu açık değil mi?
Yani savunma sanayisinden,
kendi arabamızın yapımından vaz geçeceğiz,
tıpkı DEVRİM arabasından,
1940'larda yaptığımız savaş uçaklarından vazgeçtiğimiz gibi...
Sonuç montaj,inşaat ve tekstilde hamallığa ve hizmetkarlığa, kısaca sömürülmeye devam olmaz mı ?
Böyle bir durumda şehirlerimizden atılan TERÖRİSTLER’inde tekrar şehirlerimizde cirit atmasına şahit olmazmıyız?
Bağımsız Kıbrıs davasından,
Mavi Vatan davasından,
Doğal gaz aramalarından,
Azarbeycan’ın yanında olmaktan geri adım atacağız demek olmuyor mu?
Bir de TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATINA bir bakalım, açık ve net olarak bu birliğin devamı için RECEP TAYYİP ERDOĞAN’a ihtiyacımız var diyorlar.
Türkmenisten Devlet Başkanı SERDAR BERDİ MUHAMMEDOV, RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ı NOBEL ödülüne aday gösteriyoruz diyor.
AZARBEYCAN Başkanı İLHAM ALİYEV çok açık KARABAĞ davasında RECEP TAYYİP ETDOĞAN sayesinde yol aldık, o olmazsa yolumuz kesilir diyor.
Birileride kendilerini Milliyetçi-Ülkücü kabul edenleri kullanarak KILIÇDAROĞLUNU seçtirip ÖCALAN’A özgürlük sağlama peşindedir.
Kendilerini gerçekten MİLLİYETÇİ, MUHAFAZAKAR ve ÜLKÜCÜ olduğunu söyleyenler bu gerçekler karşısında elini vicdanına koyup düşünebilirlerse,
küçük meselelere kızıp ülkeyi kimlerin eline teslim etmek için kimlerle aynı ortamda çalıştıklarını ve kimlere hizmet ettiklerini,
adlarının ülkeyi bölüp parçalayanların sayfasına yazdıracaklarını anlayacaklardır inşallah.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU ben TERÖR örgütüne rüşvet verilerek gelecek iktidarı kabul edemem,TERÖR örgütü masayı esir aldıysa ben yokum diye istifa ederek kanlı-kirli koltuk istemiyorum diyerek gereğini yaptı.
MERAL AKŞENER,Kumar masası ve noter masası dediği masaya küfürler ve santajlarla teslim olarak oturduda,
Şimdi kendinin VATANSEVER olduğunu iddia edenlerin iddiasını ispatlama zamanı değil mi?