Karadeniz'de keşfedilen 540 milyar metreküplük doğalgazın karaya çıkartılması 3'ü sondaj gemisi olmak üzere 16 geminin çalışmaları sürüyor. Bölgedeki çalışmaları yerinde inceleyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Eş zamanlı 6 bin ayrı faaliyet var. Dünya ölçeğinde bir proje" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay; beraberinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönemz ile birlikte Filyos'a gelerek proje izleme ofisinde toplantı gerçekleştirdi. Burada Karadeniz Gazı'nın 170 kilometrelik hattan karaya taşınması ve işlenerek ana hatta aktarılması için sürdürülen çalışmalar hakkında bilgiler alan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
3 bin 500 dönümlük alan üzerinde tesislerin inşa çalışmalarının sürdüğünü aktaran Fuat Oktay, 170 kilometrelik mesafeden yerin metrelerce altına döşenecek borularla Karadeniz'de keşfedilen gazın işleme tesisine ulaştırılacağını buradan da işlenerek ana hatta aktarılacağını açıkladı.
"Hamdolsun proje tıkır tıkır işliyor"
Projenin dört ana kategorisinin olduğunu vurgulayan Fuat Oktay, "Bakanımızın daveti üzerine bugün Filyos'tayız. Cumhurbaşkanımızın çok sıkı bir şekilde takip ettiği projeyi yerinde, gelişmeleri yerinde takip ediyoruz. Bugün bir tarafta Teknofest devam ederken aslında biz enerjinin Teknofestindeyiz. Sahadayız. Muhteşem teknolojilerin, karada, denizde, deniz altında kullanıldığı projeyi yerinde inceliyoruz. Ben başta Bakanımız olmak üzere TPAO Genel Müdürümüz ve tüm ekibine yürekten teşekkür ediyorum. Hemen arkamızda gördüğünüz 3 bin 500 dönümlük alan Filyos Gaz İşleme Tesislerimiz buraya hemen yine karşıda gelecek olan Türkali kuyularından buraya taşınacak olan doğalgazımız burada hemen tamamlandıktan sonra karşı sahada gördüğünüz ana hatta basacağımız yine burada dağıtım tesislerini basacağımız alanı görüyorsunuz. Hepsinin de çalışmaları 2023'ün ilk çeyreğinde tamamlanacak şekilde plana göre devam ediyor. Hamdolsun proje devam ediyor. Tıkır tıkır işliyor. Muhteşem bir proje dedim. Dört ana kategorisi var. Birinci kategorisine baktığımız zaman zaten ilk aşamada sismik çalışmalarla birlikte tespit edilen ve sonrasında sondajlarla birlikte tespit edilen bir rezervden bahsediyoruz. Şu anda 405 milyar metreküplük Sakarya Sahası'ndaki rezervimiz ile 135 milyar metreküplük Amasra sahasındaki toplam 540 milyar metreküplük rezervimizle birinci aşama buradan kuyuların tamamlanması. Şu ana kadar yedi kuyumuz tamamlanmış durumda. Şu anda 4 kuyumuz da açılma aşamasında bu devam edecek. Hiç durmayacak bir süreç" diye konuştu.
"Gazın ana hatta basılması dahil 2,5 yıl gibi sürede tamamlayacağız"
Keşfedilen gazın sondajların ardından karaya taşınması için çalışmaların devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, bu ölçekteki projelerin 6-7 yıl gibi sürelerde tamamlandığını ancak Türkiye'nin bu projeyi 2,5 yılda tamamlayacağını hatırlattı. Bölgede 6 bin ayrı faaliyetin devam ettiğini aktaran Oktay, sözlerine şöyle devam etti:
"Açılan sahalarda sondajı yapılan sahalardan elde edilen gazın hemen ikinci aşamasında üretimi. Yerin altındaki gazın üretim çalışması. O fiilen 170 kilometre ötede Türkali -2 kuyusunda şu an fiilen devam ediyor. Her bir açılan diğer sahalardan da ana hatta bağlanacak şekilde bu üretim yukarı çıkarılıyor. Bu hamdolsun bu kısmı da oldukça iyi. Sondajların yapılması kısmı muhteşem. Yavuz, Kanuni, Fatih burada yeni bir kuyuda çalışmasını sürdürüyor. Yedinci Nesil Sondaj Gemimiz de geldi Akdeniz'de. Üç gemimiz burada sondaj gemilerimiz fiilen iş başında. Orada o aşamadan sonra çıkarılan gazın 170 kilometre boyunca bu arkamızda gördüğümüz tesise iletiminden bahsediyoruz. Bu projenin üçüncü aşamasında burada devam ediyor. Şu anda 170 kilometrelik bir hatta denizin altından bir hat döşüyoruz. Bir hat diyoruz ama üç hattı aynı anda döşüyoruz. Çıkartılan doğalgazın buraya getirildiği bir boru hattı. Onun hemen yanında yaz kış şartlarda donmasını engelleyecek glikol ifade ettiğimiz ikinci bir hat. Üçüncü hatta uçtan uca her türlü şeyin uzaktan kumanda edildiği 50 bin sensörün olduğu üçüncü bir hattı çekiyoruz. Bunun üçü de şu anda bu çalışmalar da sahada fiilen devam ediyor. Uzakta gemileri görüyorsunuz. O gemilerimiz de fiilen bu çalışmayı yapıyor. Döşediğimiz hatların bir şekilde korunması gerekiyor. Korunma işlemiyle ilgili çalışmalar 170 kilometrelik hatta devam ediyor. Ve yine karşıdaki bittikten sonraki basım hattı da fiilen devam ediyor. Üçüncü hattımız da burası hemen arkamızda gördüğümüz tesisler. Cumhurbaşkanımız'la geldiğimizde hiç bir şey yoktu. Çalışmalar temel atmayla başlamıştı. Geçen yıl başlayan çalışmalar gelecek yıl ilk çeyrekte tamamlanmak üzere hamdolsun son aşamaya doğru hamdolsun adım adım geliyor. Yeşil hattı görüyorsunuz. Orası boru hattının denizden gelen hattın burada işlendikten sonra diğer ana hatta basılması kısmındaki güzergahı gösteriyor. Burada ne yapacağız. Çok ciddi tesisler var. 3 bin 500 dönümlük alan dedik. Oradan gelen doğalgazın burada arıtma işleminin yapıldığı glikol varsa ayrıştırıldığı, suyun ayrıştırıldığı, kurutulduğu sonrasında da basıldığı alan. Hamdolsun bu burası da plana göre devam ediyor. Şu anda bu işlemlere baktığımızda 6 bin ayrı faaliyet var. Eş zamanlı yürütüldüğü büyük bir projeden bahsediyoruz. Dünya ölçeğinde bir proje. Niye dünya ölçeğinde diyorum. Bu ölçekteki bir projenin hayata geçirilmesi dünyadaki uygulamalara baktığımızda ortalama 6-7 yıl diye biliyoruz. 5 yıla indiğinde çok başarılı projeler. Halbuki biz kısmet olursa 2-2,5 yıl gibi bir sürede hamdolsun bunu üretimden yani yer altındaki gazın çıkartılmasından ana hatta basılması da dahil 2,5 yıl gibi sürede tamamlayacağız. Bunun için 6 bin ayrı faaliyet devam ediyor."
"2023'ün ilk çeyreğinde kendi mutfaklarında yakacakları gaza dönüşecek"
Karadeniz gazının ana hatta aktarılması sürecinde Türk Mühendisleri'nin geliştirdiği sistemlerin önemine dikkat çeken Fuat Oktay, beyin göçünün proje ile tersine döndüğünün altını çizdi. Oktay, "Bir başka boyut var o da güzel. 6 bin ayrı faaliyetin devam ettiği ve tamamlandığında işletme aşamasına geçtiğinde üretimin her bir aşamada yürütüldüğü bu işlemin yürütülmesi alakalı yine dünyanın en ileri sistemlerinden birisi bir dijital sistem geliştirilmiş durumda. Hem 6 bin faaliyet buradan takip ediyor ve sonrasındaki işletme faaliyetlerinin de dijital anlamdaki geliştirilen bir kontrol ve optimizasyon sistemi de yine kendimiz kendi mühendislerimiz tarafından geliştirilen sistemler. Bu da bunun içerisinde. Ve son aşamada üretilen gazın artık basılması. Biz bugün projenin üzerinden çok detaylı bir şekilde geçtik. Bakanımızla, genel müdürümüzle ve tüm ilgili arkadaşlarımızla üzerinden geçtik. Türkiye'deki her bir vatandaşımıza bunun 2023'ün ilk çeyreğinde burada çıkarılan Karadeniz'de çıkarılan gazın kendi mutfaklarında açtıkları zaman yakacakları gaza dönüşeceği müjdesini bir kez daha vermek isterim. Bunu da tüm gönül rahatlığıyla veriyorum. Ekip muhteşem, proje muhteşem. Beyin göçünün geriye döndüğü bir projeyi de görüyoruz. 100'ütn üzerinde mühendisimiz ve yöneticimiz bu alanda dünya ölçeğinde kendi alanında uzman ve Türkiye'ye döndü. Bu projeyi devam ettiği büyük bir projeden bahsediyoruz. Ama aynı şekilde Türkiye'de olan genç arkadaşlarımız da dahil hepsinin muhteşem bir ekibe dönüştüğü buradan artık elde edilen tecrübenin uluslararası operasyonlarda yani sadece Türkiye'de değil Türkiye'nin dışında da diğer ülkelerde de hem doğalgaz veya petrol arama ama aynı zamanda sondaj ve çıkartma, işleme faaliyetlerinde de kullanabileceği çok muhteşem bir tecrübede oluşmuş durumda. Muhteşem bir teknoloji oluşmuş durumda. Hem dünyanın en ileri teknolojisi kullanılıyor aynı zamanda yetmeyen durumlarda kendi mühendisimizin burada geliştirdiği teknolojileri görüyoruz. Dünyanın devlerinin de bu teknolojileri kullanmaya başladığını görüyoruz. Bunlardan tek bir tanesine örnek olarak baktığımızda kumlama; kum ayrıştırma ile ilgili bir teknoloji. Yerin altından çıktığı için denizin içerisinden. Hamdolsun ben bir kez daha böyle muhteşem projeyi hayata geçirdikleri için ve kendi vatandaşımızın kullanımına da sunacakları için tüm ekibimize, bakanımıza yürekten teşekkür ediyorum. Cumhurbaşkanımız zaten ilk andan itibaren her aşamasını çok yakinen takip ediyor" diye konuştu.
"Vesayet rejimlerinin nelere mal olduğunu sahadan bir kez daha görüyoruz"
1954 yılında kurulan TPAO'nun günümüzde herkesin çalışmak istediği bir firma olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 27 Mayıs'ın yıldönümünü hatırlatarak vesayet rejimlerinin nelere mal olduğunu sahadan bir kez daha gördüklerini söyledi. Adnan Menderes ve arkadaşlarını da anan Oktay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bugünün anlamıyla alakalı da bir başka ifade etmeden geçemeyeceğim. Sunumda da bu dikkatimize geldi. TPAO şu anda dünya ölçeğinde bir firma. Herkesin birlikte çalışmak istediği bir firma. 1954'te kuruldu. Adnan Menderes'in ekibiyle arkadaşlarıyla kurduğu bir proje. 27 Mayıs'ın yıldönümünü dün yaşadık. Vesayet rejimlerinin nelere mal olduğunu sahadan bir kez daha görüyoruz. 60 yıl sonrasındaki geldiğimiz aşama belli. Herkesin üzerine koyarak geldiği aşama. Ne yazık ki o günkü dar görüşlü ve vesayet odaklı sistemlerin bunu bile göremediği bir yapıdan hamdolsun buradan rahmetli Adnan Menderes, Hasan Polatkan, Fatin Rüştü Zorlu başta olmak üzere tüm demokrasi şehitlerimize ve tüm şehitlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum."
"Temmuz ayı içinde derin deniz tarafında boruları döşeyecek platformumuz Türkiye'ye gelmiş olacak"
Cumhuriyetin 100. yılında, 2023'ün ilk çeyreğinde Karadeniz gazını buluşturmak arzusunda olduklarını ifade eden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bölgede 4 bin 200 çalışanın olduğunu kaydetti. Projenin yalnızca Türkiye'nin değil bu alanda inşaatı devam eden dünyanın da en büyük sayılı projelerinden birisi olduğunu hatırlatan Bakan Dönmez, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Sahada görünen görünmeyen bir çok iş yapılıyor. Özellikle toprağın ve suyun altında kalan kısımları. Onları görünür kılmak da biraz bize düşüyor. Görünür kılma konusunda da Cumhurbaşkanı Yardımcımıza teşekkür ediyorum. Şu anda sadece denizde 16 gemi ile çalışıyoruz. Bunlardan 3’ü sondaj gemisi. Bunların dışında onlara destek sağlayan, lojistik hizmet götüren, kıyıya yakın yerlerde boru kanalı açan dolgu yapan bir çok gemimiz de var. Nasipse Haziran’ın 10’unda kıyıdan ilk boruları döşemeye başlıyoruz. İlk 5-10 kilometrelik kısımda operasyon hizmeti daha farklı gemilerle olacak. Ondan sonra temmuz ayı içinde derin deniz tarafında boruları döşeyecek platformumuz Türkiye’ye gelmiş olacak. İnşallah bu gazı cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, ilk çeyreğinde insanımızla buluşturmak arzusundayız. Halihazırda karada ve denizde 4 bin 200 çalışanımız var. Bunun büyük bir kısmı da kendi insanımız. Bu sadece Türkiye’nin değil bu alanda inşaatı devam eden dünyanın da en büyük sayılı projelerinden birisi. Zorluk derecesi olarak da baktığımız da hakikaten son derede zor bir projeyi yürütüyoruz. 170 kilometre kıyıdan uzaklığı olan, 2 bin 200 metre denizin derinliği olan, Karadeniz’in hırçın dalgaları, dibindeki su yapıları ve formasyonu da dikkate aldığımızda son derece zor bir işi el birliğiyle, gönülden isteyerek büyük bir arzuyla coşkuyla çalışan arkadaşlarımız var. Asıl kahramanlar onlar, gizli kahramanlarımız. Huzurlarınızda onlara da teşekkür ediyorum. Şu anda da 10’larca ülkeden 100’lerce kalem malzemeyi de Türkiye’ye getirtmek durumundasınız. Bu pandemi koşullarına, tedarik süreçlerinde bir takım zorluklara rağmen ekibimizi götürüyoruz, fabrikada başında yatıyorlar. Test ediyorlar. O şekilde koordine etmeye çalışıyoruz. Onlara da teşekkür ediyorum. Bir teşekkür de bizi burada yalnız bırakmayan siz değerli basın mensuplarına."
Oktay, "Bu gelişmeleri aslında gazı görmelerine rağmen orada gaz var mıydı diyenler üzülebilir. Ama ne yapalım milletimize sevineceği haberi vermiş olduk biz" diye sözlerini tamamladı.
Ziyarette TPAO Genel Müdürü Melih Han Bilgin'in yanı sıra BOTAŞ'tan yetkililer de hazır bulundu.