İttifaklar genişliyor da? Kemal beyin borusu öttü… Bravo Önder Aksakal’a…

1 OY 1 OYDUR Öyle bir duruma gelindi ki 1 oyun dahi değeri artmış durumda. Cumhur İttifakı seçim gününe kadar “1 OY 1 OYDUR” mantığıyla çalışmalarına ağırlık verecek ve her kapıya giderek destek isteyecek. Millet ittifakı ise Doğu seçmenlerinin yani HDP’nin oylarını almadan kazanma şanslarının zayıf olduğunu da hesap ederek şartlarını nasıl ve ne şekilde kabul edecek? Eğer şartların ağırlığı rahatsızlık boyutunu geçerse Türk kamuoyunun tepkisi nasıl olacak ve özellikle de Meral Akşener bunu içine sindirip kabul edebilecek mi? Cevap bekleyen çok soru var elbette. BRAVO DSP LİDERİ ÖNDER AKSAKAL’A… Her iki ittifakların seçimi kazanma uğruna başlattıkları bu olağanüstü çalışmalar ve 6’lı masanın Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nu kazandırmak adına da HDP ile dirsek teması içine girme gayretleri rahmetli eski Başbakan Bülent Ecevit’in partisi DSP’yi de oldukça rahatsız etti. Nitekim DSP Genel Başkanı Önder Aksakal geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada da dik bir duruş sergileyerek “DSP o çalışmaların bırakın içinde olmayı, kenarında dahi olmaz" dedi. Önder Aksakal şunları söyledi. “DSP 37 yıllık siyasi yaşamı olan, seçimlere katılma yeterliliği bulunan ve Türkiye'yi üç defa yönetmiş bir siyasi partidir. Kurucusu Bülent Ecevit halkçı, milliyetçi, vatansever, solcu, dürüst bir lider olarak tanınır. Ecevit ne söylediyse onu her şeye rağmen ortaya koymuş ve yaşatmış bir liderdir. Atatürkçülükten, vatanın birliğinden, bütünlüğünden ödün vermemiştir. Ekonomik sıkıntılar aşılır. Türkiye güçlü bir ülkedir, bunlar aşılır. Ancak bu ülkenin bekasını sıkıntıya sokacak bazı girişimler varsa DSP o çalışmaların bırakın içinde olmayı, kenarında dahi olmaz" dedi. 14 Mayıs tarihine kadar bu ülkede daha çok siyasi manevralar ve gelişmeler devam eder, 20 yıldır bu ülkeyi yöneten AK Parti ve onun lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da kurmayları ile birlikte yapacağı hesapları olacaktır ve Türkiye’yi 100. Yıla taşımak için Türk seçmenine vereceği kalıcı sözler ve ekonomik rahatlama belirleyici rol olacaktır diye düşünüyorum. SANDIK’tan çıkan sonuca hepimiz saygı duymak zorundayız. Millet ne derse odur nokta…