ZONGULDAK

İmza Gazetesi’ne açıkladı! Genel başkandan maden ocaklarındaki kazalara karşı ders niteliğinde dikkat çekici uyarılar!

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, “Madenci kardeşlerimize işlerini düzgün ve nizami şekilde yapmaları gerektiği eğitimlerle verildiği gibi bizler de söylüyoruz, uyarıyoruz, madencilikte tecrübe çok önemli ihtiyaç” dedi.

Abone Ol

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, “Madenci kardeşlerimize işlerini düzgün ve nizami şekilde yapmaları gerektiği eğitimlerle verildiği gibi bizler de söylüyoruz, uyarıyoruz, madencilikte tecrübe çok önemli ihtiyaç” dedi.

GMİS Genel Başkanı Hakan Yeşil, ziyaretine gelen araştırmacı gazeteci Orhan Akyüz’ün, “Sayın başkan, Türkiye Taşkömürü Kurumu maden ocaklarında zaman zaman yaşanan kazalarda can kayıplarının yanı sıra yaralanmaların olması yüreklerimizi dağlıyor. Kazaların yaşanmasını nelere bağlıyorsunuz, önlemi açısından sizce ne gibi tedbirler alınmalı, yoksa şu ana kadar alınan önlemler yetersiz mi” şeklindeki sorusunu içtenlikle yanıtladı. 

“MADENCİ KARDEŞLERİMİZE İŞLERİNİ DÜZGÜN VE NİZAMİ ŞEKİLDE YAPMALARI GEREKTİĞİ EĞİTİMLERLE VERİLDİĞİ GİBİ BİZLERDE SÖYLÜYORUZ, UYARIYORUZ, MADENCİLİKTE TECRÜBE ÇOK ÖNEMLİ İHYİYAÇ”

Genel Başkan Yeşil, şöyle konuştu:
“Maden ocaklarındaki işçi eksikliklerinin  meydana gelmesiyle birlikte kendimize bir yol haritası çizerek iktidar ve muhalefetteki siyasetçilerin yanı sıra bakanlık yetkilileriyle görüşmeler yaptık, halen de yapıyoruz.
2024 yılında ve 2025 yılı ocak ayı sonu itibariyle yeraltından 1193 ve yer üstünden de 325 olarak 1518 işçi emekli oldu. Şu anda kurumda yeraltında 6 bin 459 ve yer üstünde de 1327 olmak üzere halihazırda toplamda 7 bin 786 işçi istihdam edilmektedir. İş yerlerimizdeki işçi açıklarımızın bir an önce giderilmesi konusunda ısrarcıyız, çünkü iş sağlığı ve iş güvenliği anlamında ciddi sıkıntılara ulaşabileceği görüldü, bunu da önlemek için arkadaşlarımız yoğun bir çaba sarf ediyorlar. Özellikle yeni işe başlayan madenci arkadaşlarımıza üzerine basa basa bulunduğumuz önemli uyarılarımızdan biri de yapılan eksik işlerin diğer vardiyada çalışan arkadaşlarımızın kazalanmalarına ya da vefat etmelerine sebep olabileceği konusundadır. Her daim dile getirdiğimiz gibi madencilikte yapılan bir hatanın veya yapılan bir eksik çalışmanın devamında, sonradan işe gelen arkadaşlarımızın bu tehlikelerle karşılaşacağının hesabı yapılmalı. Madenci kardeşlerimize işlerini düzgün ve nizami şekilde yapmaları gerektiği eğitimlerle verildiği gibi bizler de söylüyoruz, uyarıyoruz, madencilikte tecrübe çok önemli ihtiyaç.”

“MADEN OCAKLARINDA İŞ GÜVENLİĞİ YÖNÜNDEN ÖNLEMLERİN ALINMASININ YANI SIRA İŞÇİ ARKADAŞLARIMIZ DA İŞLERİNİ DÜZGÜN YAPTIKLARI SÜRECE KAZALARLA KARŞILAŞMA ORANIMIZ ÇOK DÜŞÜK”

Genel Başkan Yeşil, her zaman söyledikleri gibi yeraltı madenciliğinin zor bir iş kolu olduğuna işaret ederek, şöyle dedi:
“Her daim olmak üzere hem TTK yöneticileri, hem de sendikadaki ve bölgelerdeki görevli arkadaşlarımız, işçi arkadaşlarımızı olası yaşanabilecek ihtimali bulunan kazalara karşı ne gibi tedbirler almalarına yönelik eğitimlerini sıklaştırarak uyarıyorlar. Maden ocaklarında iş güvenliği anlamında oluşabilecek yeni kazaların önüne geçmeye çalışıyoruz. Dediğim gibi yapılan eksiklik, bir sonra işe gelen arkadaşımızın kazayla karşı karşıya kalmasına sebep oluyor. Maden ocaklarında iş güvenliği yönünden önlemlerin alınmasının yanı sıra işçi arkadaşlarımız da işlerini düzgün yaptıkları sürece bu tür kazalarla karşılaşma oranımız çok düşük. Madenci arkadaşlarımızın yapacakları işlerinin arasında biraz daha dikkatli olmaları şart.”

“TTK’NIN MADEN OCAKLARINDA ÖNCELİĞİMİZ EMNİYET VE İNSAN SAĞLIĞI, GEÇMİŞ DÖNEMLERDE ÖLÜMLÜ VE YARALAMALI BİRÇOK KAZALAR YAŞADIK, BUNLAR KÖTÜ ÖRNEKLERİMİZ, DÜŞÜNMEK BİLE İSTEMİYORUZ”

“TTK’nın maden ocaklarında önceliğimiz emniyet ve insan sağlığı” diyen Başkan Yeşil, “Tabii ki yeraltına giren arkadaşlarımız kendi emniyetlerini ve arkadaşlarının emniyetini alacak talimatları kontrol etmeleri gerekiyor. Yapılan eksik işler ve ihmaller sonucu geçmiş dönemlerde göçükler oluştu, ölümlü ve yaralamalı birçok kazalar yaşadık, bunlar kötü örneklerimiz, düşünmek bile istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÜLKEMİZDEKİ BİRÇOK İŞ YERLERİNDE İŞ GÜVENLİĞİ TEDBİRLERİNİN EKSİKSİZ ALINMASI VE SIKLIKLA DENETİMLERİN YAPILMASI  DURUMUNDA YAŞANAN KAZALARIN YÜZDE 97-98’İ ÖNLENEBİLİR”

GMİS lideri Yeşil, şöyle devam etti:
“TTK, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda madencilik üzerinde Türkiye’de ‘okul’ misyonu üstlenmiştir. 1983 ve 1992’deki grizu facialarından sonra kurum iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda büyük adımlar attı, büyük önlemler de aldı. Bu kazalar ise bizim için acı tecrübelerdi. Böyle büyük bir okulda eğitim verilmesi, işçi arkadaşlarımızın da bilgilendirilmesi, bu kazalardan sonra daha da önem kazandı. TTK, bir madencilik okuludur. Madencilik konusunda uzman ekiplerle donatılmıştır. Teknolojinin geliştiği bu günlerde grizudan, iş kazalarından artık söz etmek istemiyoruz. Ülkemizdeki birçok iş yerlerinde iş güvenliği tedbirlerinin eksiksiz 
alınması ve sıklıkla denetimlerin yapılması durumunda yaşanan kazaların yüzde 97-98'i önlenebilir. Bu yöndeki adımların ivedilikle atılmasını bekliyoruz.”

“DEPREM ÜLKESİNDE YAŞIYORUZ, YAŞANABİLECEK EN UFAK DEPREMDE MADENCİLERE İHTİYAÇ OLDUĞUNU TÜM TÜRKİYE GÖRDÜ, TTK’NIN YAŞATILMASI, AYAKTA DURMASI VE DESTEKLENMESİ LAZIM  DİYORUZ”

Genel Başkan Yeşil, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Biz üretimimizin yanı sıra olası doğal afetlerde de hazır kıta görev yapmaktayız. 
Biliyorsunuz ki dünyada örneği olmayan 6 Şubat 2023’de ülkemizde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ili etkileyen deprem felaketi yaşandı, çok büyük acılar çektik. Deprem bölgelerine giderek arkadaşlarımızın (TTK maden işçileri) çalıştıkları yerleri bizzat kendimiz de gördük, çok büyük acılar yaşandı. Buradaki madenci arkadaşlarımız, sadece günlük hayatlarında yaptıkları işin benzerini yaparak enkazların altından bir canın nefes alması için mücadele ettiler. Toplamda yaklaşık 4 bin madenci kardeşimiz ile 50 civarındaki MTA (Maden Tetkik ve Arama) çalışanımız bölgelerin tamamında görev yaptılar. Keşke imkanlarımız daha fazla olsaydı da daha fazla arkadaşımızı enkaz altından kurtarsaydık, ama madenciler ellerinden geleni yaptılar. Ben her zaman söylüyorum; bu işin bir karşılığı yok, kendi hayatlarını tehlikeye atıp da başka canlara nefes olmaya çalışmak, bunun izah edilebilir tarafı da yok, ama arkadaşlarımız bunu yaptılar, çok şükür kimse de bir şey olmadan geri geldi. İnşallah böyle üzücü durumları tekrar yaşamayız, ama burada madencinin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Biz bir deprem ülkesinde yaşıyoruz, depremin bugün olacağı ya da yarın olmayacağı konusunda kimse garanti veremez, yaşanabilecek en ufak bir depremde de madencilere ne kadar ihtiyacımız olduğunu tüm Türkiye gördü, bu anlamda da Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun yaşatılması, ayakta durması ve  desteklenmesi lazım diyoruz.”