Yüreklerin dağlandığı ve ağıtların yakıldığı TTK’nın maden ocaklarında meydana gelen kazalarda 25 yıllık çeyrek asırlık süreçte 152 madenci yaşamını yitirdi, 64 bin 401 madenci yaralandı
Abone Ol
Araştırmacı Gazeteci Orhan Akyüz’ün, derlediği bilgilere göre, kurumun faaliyet gösterdiği Zonguldak ve Bartın’da kömür üretimi nedeniyle yerleşim yerlerinin altındaki galerilerde adeta ikinci bir şehir varlığını sürdürüyor.
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) maden ocaklarında 1999-2023 tarihlerinde 25 yıllık çeyrek asırlık süreçte meydana gelen kazalarda 152 madenci yaşamını yitirdi, 64 bin 401 madenci yaralandı, 2023’de ise 3 madenci hayatını kaybetti, 2 bin 350 maden işçisi yaralandı.
Kömür işletmeciliğine başlandığı 1848'den bugüne kadar TTK'nın 5 müessese müdürlüğü ile özel firmaların açtıkları galerilerde kömür üretimi yapılıyor.
Üretim işçileri, 3 vardiyada girdikleri kömür ocaklarındaki faaliyetleri sırasında her türlü ihtiyaçlarını da yerin altında karşılıyorlar.
Yemeklerini ocakta oluşturdukları sofralarda yiyen madenciler, kilometrelerce uzunluktaki karanlık dehlizlerde mesaileri süresince ayrı bir yaşam sürüyorlar.
Madencilerin işçi asansörleri ve ardından bindikleri fayton denilen demiryolu aracıyla ilerledikleri galeriler, yerleşim yerlerinin altına uzanan üretim alanlarıyla Zonguldak'ı "iki katlı şehir" haline getiriyor.
Yer üstünde günlük yaşamın olağan koşuşturmasındaki insanlar ile yer altında kömür çıkartmak için kazmasını doğanın bağrına saplayan madenciler, 176 yıllık kömür kentini farklı kılan en temel özellikleri arasında yer alıyor.
Havzada tespit edildiği bildirilen 1 milyar 310 milyon ton taş kömürü rezervi düşünüldüğünde, kentin altının daha uzun yıllar kazılmaya devam edilmesi bekleniyor.
MADEN OCAKLARINDAKİ DEVASA SERVET: TAŞ KÖMÜRÜ
Zonguldak havzasında eksi bin 200 metre derinliğe kadar tespit edilen 1 milyar 310 milyon ton jeolojik taş kömürü rezervi, ekonomiye kazandırılmayı bekliyor. Söz konusu jeolojik taş kömürü rezervine karşılık, TTK yıllık 1 milyon tona yakın üretimle 40 milyon ton civarında olduğu bildirilen ülke ihtiyacının ancak çok düşük bölümünü sağlayabiliyor.
TTK'DAKİ İŞ KAZALARI
TTK kömür ocaklarında 1999-2023 tarihlerinde 25 yılda meydana gelen kazalarda 152 madenci yaşamını yitirdi, 64 bin 401 madenci de yaralandı.
Söz konusu yıllarda kuruma bağlı Zonguldak’ın il genelindeki müessese müdürlüklerinden Üzülmez, Kozlu, Karadon ile Armutçuk’un yanı sıra Bartın’ın Amasra kömür ocaklarında "göçük, grizu ve kömür patlaması, karbonmonoksit zehirlenmesi ile metan gazı ve karbondioksit boğulmaları" gibi kazalar oldu.
Bu arada ciddi olmayan küçük çaptaki kazaların ise yaralamalı işçi sayıları verilerine dahil edildiği bildirildi.
Verilerde, 1 Nisan 1924 tarihinde Cumhuriyet sonrası kurulan ilk il Zonguldak’ta, kömür işletmeciliğine başlandığı 1848’den günümüze dek TTK’nın yanı sıra daha sonraları özel firmaların da açtıkları galerilerde kömür üretimi yapılıyor.
Kozlu üretim bölgesinde 1992'de 263 madencinin hayatını kaybettiği grizu faciası, Türkiye'de en fazla can kaybı yaşanan iş kazası olarak tarihe geçti. Aynı yıl, grizunun yanı sıra diğer kazalarla birlikte 277 işçi yaşamını yitirdi, 5 bin 214 işçi de yaralandı.
Havza madenlerinde saptanabilen en eski ölümlü iş kazası 1875'de Ahmet Ağa adlı kişinin yaşamını yitirdiği kaza olarak kayıtlara geçti.
Kayıtlı verilerde, 2018-2019 yıllarında ölümlü iş kazası meydana gelmediği, 47 bin 64 madencinin yaralandığı yer aldı.
Söz konusu yıllar arasında ise Bartın’ın Amasra ilçesine bağlı TTK Amasra Müessese Müdürlüğü maden ocağında 14 Ekim 2022 yılında meydana gelen grizu patlamasının yaşandığı faciada 43 madenci yaşamını yitirmişti.
2023’DE 3 MADENCİ YAŞAMINI YİTİRDİ, 2 BİN 350 MADENCİ YARALANDI
TTK ocaklarında, 2023’de 3 madenci hayatını kaybetti, 2 bin 350 maden işçisi de yaralandı.
Öte yandan yetim bırakan maden ocaklarında ölümlerin ürküttüğü TTK’daki 1999-2023’de meydana gelen iş kazalarında, ölü ve yaralı sayısı yıllar itibariyle şöyle:
TTK’DA 25 YILLIK BLANCO:
152 ÖLÜ, 64 BİN 401 YARALI
YIL ÖLÜ YARALI
---- --- ----—-
1999 4 1722
2000 9 4090
2001 5 4340
2002 8 2653
2003 8 2484
2004 5 1994
2005 10 1700
2006 3 1627
2007 5 2042
2008 7 1875
2009 7 3453
2010 5 3367
2011 4 2805
2012 6 2707
2013 3 2458
2014 1 2162
2015 4 2122
2016 1 2439
2017 6 2409
2018 0 1904
2019 0 2860
2020 4 2810
2021 1 2960
2022 43 3068
2023 3 2350
GMİS GENEL BAŞKANI
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, gazeteci Orhan Akyüz’e yaptığı açıklamada, ülke genelinde birçok iş yerinde iş güvenliği tedbirlerinin ivedilikle alınmasının yanı sıra denetimlerin de sıklıkla hayata geçirilmesiyle yaşanan kazaların yüzde 97-98'nin önlenebileceğine dikkati çekti.
“GRİZU, MADENCİLERİN KORKULU RÜYASIDIR”
Türkiye'nin iş kazalarında dünyada üçüncü, Avrupa'da birinci olduğuna işaret eden Yeşil, şunları kaydetti:
“TTK, ciddi bir kurum. Derin madencilik, yoğun emek gerektiren bir meslek. Grizu, madencilerin korkulu rüyasıdır. Madencilerin korkulu rüyası nedir diye sorulduğunda da ‘grizu’ cevabını alırsınız.
Özellikle teknolojinin geliştiği günümüzde grizulardan, göçüklerden vb. yani kısaca iş kazalarından söz etmek istemiyoruz. Madencilik mesleğinin yaşadığımız dünyada zor ve çileli iş kolu olduğu, bu uğurda da kurumda (TTK) birçok kişinin feda edildiği hafızalarımızda her daim yer almaktadır. Taşkömürü kurumunun da işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda büyük yatırımlar yaptığı apaçık ortada, bunun yanında madenci arkadaşlarımızın ise yapacakları işlerinin arasında biraz daha dikkatli olmalılarını faydalı görüyorum.”
“DOĞANIN BAĞRINDAN CEVHERİ ÇIKARTIYORUZ”
Genel Başkan Yeşil, madenciliğin ağır iş kolu olduğunu, bunun dışında da zor şartlarda çalışan madencilerin yerin altında yaptıkları çalışmalar esnasında zaman zaman istenmeyen kazaların yaşandığını belirterek, “Madencilik, ağır meslek grupları arasında yer almaktadır. Şunu belirtmek de fayda görüyorum ki
doğanın bağrından cevheri (kömürü) koparıp yeryüzüne çıkartıyoruz. Doğayla uğraşmak ve mücadele etmek kolay değil. Her zaman söylüyoruz, madencilikte yapılan bir hatanın ya da yapılan bir eksik çalışmanın devamında, sonradan işe gelen arkadaşlarımızın bu tehlikelerle karşılaşacağının hesabı yapılmalı. Bu yönde sendika kanadı olarak bizler de uyarılarımızı arkadaşlarımıza her daim yapmaktayız’’ diye konuştu.
GMİS Genel Başkan Yeşil, Türkiye’nin yılda 40 milyon ton taşkömürüne ihtiyaç duymasına rağmen havzada üretilmeyi bekleyen 1 milyar 310 milyon ton koklaşabilir taş kömürü rezervinin mevcut olduğunu ifade etti.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te İmza Gazetesi sitemize
abone olun.