Kadınlar iş hayatının her yerinde yer alırken erkekler kadar kazanımları ve birikimleri yoktur. Peki bu birikimler ortak hesapta mı durmalı mıdır?
Abone Ol
Kariyerlerini stratejik bir şekilde yönlendirememe sorunu, kadınların iş gücüne katılım oranının her geçen gün artmasına rağmen hala erkeklerden daha az kazanmalarına yol açmaktadır. Yapılan araştırmalar, kadınların maaş artışı taleplerini dile getirme konusunda çekingen davrandıklarını ortaya koymaktadır. Ayrıca, kadınlar genellikle tüm kriterlere tam olarak uymadıkları sürece iş başvurusunda bulunmaktan kaçınılırken, erkekler için bu kriterlerin yüzde 60'ını karşılamak yeterli olabilmektedir.
Bu cinsiyet arasındaki davranış farklılıkları, kadınların genellikle düşük bir özsaygı seviyesine sahip olmalarından kaynaklanmaktadır. İş dünyasında daha iddialı davranan erkekler, genellikle avcı gibi görülürken, kadınlar ise saldırgan olarak damgalanabilmektedir. Bu olumsuz kalıplardan kaçınmak isteyen kadınlar, iş hayatında geri planda kalmaya meyilli olabilmektedirler.
Finansal kontrolün eşlere bırakılması da yaygın bir problemdir. Çiftler genellikle günlük finansal kararları birlikte alsa da son kararı sıklıkla erkekler vermektedir. Finansal konularda güvensizlik yaşayan kadınlar, mali işleri genellikle erkeklere bırakma eğilimindedirler. Ancak bu, boşanma durumunda kadınların finansal olarak zorluklarla karşılaşmasına neden olabilir.
Ayrıca, araştırmalar kadınların eşleriyle para konusunu açmaktan kaçındıklarını göstermektedir. Ancak bu sessizlik, ilerleyen zamanlarda daha büyük problemlere yol açabilir. Bu nedenle, finansal konularda açık iletişim kurmaya başlamak önemlidir.
Finansal güvenliğinizin, sevdiklerinizle dürüst bir iletişime dayandığını unutmamak gerekmektedir.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te İmza Gazetesi sitemize
abone olun.