A kişisi B şahsına arabasını kiralık olarak versin. B, bu araç ile 1 yıl boyunca patates satın alıp pazar yerlerinde satarak 100 bin TL kazanç elde etsin. Bu gelirin 25 bin TL'sini kira bedeli olarak ödesin.
"A ile B arasındaki ticari ilişki makul mü, İslam inancına uygun mu" diye sorduğum herkes "Evet" cevabını verdi.
A kişisi taşıtını 500 bin TL'ye C kişisine satsın. Aldığı bu parayı B kişisine versin.
B, bu para ile taşıt kiralayıp yine aynı işi yaparak yılda 100 bin TL kazansın.
"B, bu gelirin 25 bin TL'sini A'ya verirse bu makul mü, İslam inancına uygun mu" diye sorduğumda çoğunluk kitle "Hayır" cevabını verdi.
İslam dini ile ilgili açıklamalar yapan kişiler birkaç farklı yorum sunuyorlar.
1. Faiz tamamen haramdır.
2. Enflasyon oranı kadar faiz olabilir.
3. Bankalar ticaretin, sanayi tesislerinin, ekonominin gelişmesine aracılık ediyorlar. Yaptıkları iş dine uygundur.
4. Faiz haram değildir. Kayıt dışı yapılan, yüksek kâr içeren, iflas ettiren, vergisiz, hukuksuz tefecilik haramdır.
Ülkemizde, son birkaç yılda "Nas (dinin emri) var denilerek faiz yüzde 8'e indirildi. Bu uygulama işbilir insanların krediler çekerek ev, araba, arsa, tarla, dükkân, döviz, altın vb. alımına yönelmesine imkân sağladı. Bu sefer, emlak, araba fiyatları uçuşa geçti.
Devleti yönetenler tüketimi azaltmak için son 1 yılda faizi yüzde 50'ye yükseltti.
Din ticareti ile lüks içinde yaşayan zümrenin sesi çıkmaz oldu.
"Nas" mefhumu kayıplara karıştı...
Üreten, planlayan, ihtiyacı kadar tüketen, şatafattan uzak duran Japonya gibi ülkeleri örnek almaktan başka seçeneğimiz yoktur.
Fikrimce, İslam dinini anlatan bilginler yanlış yolda ilerlemektedirler. Yorumlarını gözden geçirmeleri gereklidir. Faizi sıfır yapınca ekonomi ayağa kalkamıyor...
Ali Özdemir
Eğitimci-Yazar-Yayıncı
0505 220 83 85
12.06.2024