DÜNYA

Dokuz ay ömrü kalmıştı, adaya taşınınca 45 yıl daha yaşadı…

Kendisine sadece dokuz ayı kaldığı söylenmesinin ardından 45 yıl daha yaşadı.

Abone Ol

Aslen Yunanistanlı olan Stamatis Moraitis’in kanser teşhisine ve hayatının 1 yıldan az süre önce sona ereceği söylenmesine rağmen uzun yıllar yaşaması tıp dünyasını hayrete düşürdü.

98 yaşındaki Moraitis’e, 1976’da doktorlar, akciğer kanseri teşhisi konduktan sonra yalnızca altı ila dokuz aylık ömrü kaldığını söylediler.

Yıllardır ABD’de yaşayan Moraitis, ülkede düzenlenecek bir cenaze töreni çok pahalı olacağı için Yunan adası Ikaria’daki evine dönme kararı aldı.

“Şarap içmeye başlamak ve ölümün kapısını çalacağı günü beklemek” için memleketine döndüğünü söyleyen Moraitis, Ikaria’ya döndükten sonra aylar geçti ve zaman geçtikçe güçlendiğini hissetti.

Dokuz ayı geçtikten sonra, yaşayacak daha çok hayatı olabileceğini fark etti. 98 yaşında vefat eden adam, kanser teşhisinin ardından 45 yıl daha dayandı.

“DOKTOR DEĞİLİM AMA BENCE ŞARAP YARDIMCI OLDU”

“İnsanların ölmeyi unuttuğu ada” olarak bilinen küçük Yunan adası Ikaria, aynı zamanda “mavi bölge” olarak da bilinir ve sakinlerinin Batı Avrupa’nın geri kalanından ortalama 10 yıl daha uzun yaşadığı bir yer olarak kaydedilir.

Moraitis, onlarca yıl hayatta kalmasını yalnızca saf gıdalar, otlar, şarap, temiz hava ve stressiz bir yaşam tüketmeye bağladı.

UniLad’a göre Yunan adası dünyadaki tek “mavi bölge” değil, insanların istatistiksel olarak daha uzun yaşadığı başka yerler de var.

Bununla birlikte, Ulusal Tıp Kütüphanesi tarafından yapılan araştırmalar, bir kişinin yaşam beklentisinin büyük ölçüde yaşamlarını sürdürme şekline bağlı olduğunu ve bir kişinin genetiğinin yalnızca % 20’sinin yaşam beklentisine katkıda bulunduğunu gösteriyor.

“Mavi bölge”lerde yaşayan insanlar istatistiksel olarak daha uzun yaşıyor ve daha sonraki yaşamlarında ciddi hastalıklara yakalanma olasılıkları dünyadaki diğer kişilere göre daha düşük olsa da, Healthline bunun nedeninin, doktorların düzenli olarak tavsiye ettiği, kendi bölgelerinde üretilen yiyeceklerin bir sonucu olarak daha sağlıklı beslenmeleri olduğunu iddia ediyor.