Çünkü bilirsin ki,boşa kürek çekmek yorgunlukların en beteridir.
Bu kronik yorgunluğun üzerine, bazen de kırılır yüreğin.İşte bu anda, gerçekten de vazgeçersin, vazgeçilmesi gerekilen her ne varsa...!
Kalem kağıda küser, ressamlar, doğaya ve gülümsemelere, en deli dolu kabadayılar, oltu taşı tesbihine...
Ama yine de, gece gündüze dönüyor.Gün,umuda... Umut masmavi gülüşlü yarin sessiz gülüşüne.
İçindeki kopan kıyametten kimsenin haberi olmasa da,her gece yorganın altında, mağrur yüzünü delen göz yaşlarına, elbette gülüp geçeceksin..
Göğsünü darlayan yorgun kalp kırığından, uykunu bin parçaya bölen Eylül darbesi kabuslardan ancak Sevgi ve Cesaretinle direneceksin.
Bir sabahın seherinde, sabah namazının seyrinde, ellerimiz semaya yükselmişken, Rabbi alemin yakarışında bulabilmek seni...
Bir dua da, seni aramak var ya,işte böyle bir şey...
Murat İleri