Corana virüsü dünyayı kasıp kavururken, hepinizin bildiği gibi tüm ülkeler bu illete hazırlıksız yakalandı.
Tıpkı bizde olduğu gibi…
Her ülke kendi şartları el verdiğince bu virüsten kurtulma yolları aradı ve arıyor.
Geldiğimiz noktada, ülke genelinde olduğu gibi Zonguldak’ta da başta sağlık çalışanları olmak üzere pek çok kesimin olağanüstü çabalarıyla virüsü belirli bir seyirde tuttuğumuzu söyleyebiliriz.
Oysa;
İlk başlarda durum böyle değildi!
Maske, eldiven gibi koruyucu malzemelerin dışında tıbbi cihazlara çok ihtiyacımız olmuştu.
Rüzgar hafiflerken birilerinin deyim yerindeyse aklı başına geldi ve Zonguldak’taki devlet hastanelerine yardım için kolları sıvadı.
Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Hasan Tosun, sosyal paylaşım hesabından yardımda bulunan kişi, kurum ve kuruluşları yayımlayarak kendilerine teşekkür etti.
Peki;
Fotoğrafa bir de tersinden bakalım!
Bu listede kimler yok?
Yıllarca ÇATES’e taş ve toprak karışımı kömür veren, belediyenin yerini bir şekilde kitabına uydurarak ele geçiren Erdoğan Demir yok!
(Aslında, Erdoğan Demir’in hayratına yaptırdığı bir çeşme bile yok)
Belediyeden kızlar plajının ihalesini alan, EsasBurda67 AVM’de işgalle işyeri açan Turnalı Madenciliğin sahibi Osman Kıransoy yok! Aynı AVM’de işgalci Kuyumcu Burhan yok!
Devleti dolandırdığı iddia edilen ve bu nedenle hakkında ihaleye girme yasağı bulunan ve başkaları adına ihalelere girip, liman sahil yolunun ihalesini alan Davut Acar yok!
Teoman Papila yok! Genel Maden İş Sendikası yönetimi yok! Eski CHP Milletvekili Harun Akın yok! Alaattin Çakıcı ile fotoğrafını sosyal medyadan paylaşan sözde müteahhit Erim Berberoğlu yok!
Başka kimler yok?
Ticaret ve Sanayi Odası yok. Haberallar yok. EMKO Şirketler Gurubu yok. Akbal Gıda yok. Muslu Belediye Başkanı Sabahattin Adıyaman yok. Mali Müşavirler Odası Başkanı Tahsin Erdem yok. Dolmuş muavini (!) Akın Kavi yok…
Simten Papila, Aytekin Kazancı, katçı Gülçin Çolak ve kardeşleri ile amcası Yavuz Çolak, Zonguldakspor AŞ Başkanı Hakan Hürfikir, adeta darphane olan Furat Büfe, Süleyman Özdoğan, Vahdet Velioğlu, Yolcu Salonu sahibi Hürmet Kartal, Karaelmas kebap salonu, Yaman Restaurant, Trabzon Derneği Başkanı Ahmet Bayrak ve yönetimi, benzer derneklerin yönetimleri, Milka ve İstanbul Pastanesi, Ümit Bozkurt, kuyumcular çarşısındaki kuyumculardan biri bile yok…
İlk aklıma gelen ve gelir durumları yardıma müsait olan kişi ya da kuruluşlar bunlar…
Bu isimlere eminim sizler de ekleme yapabilirsiniz.
Bakınız;
Bu isimler ve yakınlarının arasında hastalığa yakalananı duydunuz mu?
Duyamazsınız… Onlar için varsa yoksa kendileridir!
Birisine çay ısmarlasalar gazetelerinde fersah fersah yayınlarlar…
Oturdukları masada hesap istendiğinde uyumaya başlarlar…
Şimdi;
Başta Başhekim Dr. Hasan Tosun ve sağlık çalışanlarına sesleniyorum…
Bu isimleri not edin. Normalleşme sürecine girdiğimizde bu isimler “Hasan Bey, bize bir özel oda ayarlar mısın?” “Hasan Bey, MR’da 3 ay sonrasına gün verdiler, bunu birkaç gün sonraya alabilir misin?” gibisinden taleplerle gelecekler…
“Canım doktor, cicim doktor… Bir emrin var mı?” diye de ekleyecekler…
Bilmem anlatabildim mi?
Yazan: Akay Turhan