Mart 2024 yerel seçimlerine 5 ay kadar bir zaman kaldı. Tüm illerde olduğu gibi Zonguldak’ta da seçim çalışmaları hız kazanmaya başladı.
Seçime katılacak olan partiler hazırlıklarını da sıkı bir şekilde devam ettiriyor. Bu çalışmaların en iddialı partisi elbette AK Parti.
Tabii ki Zonguldak’ta CHP’nin de iddialı olduğunun altını çizmek lazım. Seçimden seçime başkanlar değişebiliyor. Geçtiğimiz yıllara bakıldığında AKP-CHP arasında geçmekte olan büyük yarış bu seçimde de aynı şekilde kıran kırana geçecektir.
Şimdiden net olarak hangi parti adayının kazanacağını söylemek hepimizi yanılgıya düşürür, bu gerçekten hareketle iktidar partisinin verdiği avantajla AK Parti adayının rakiplerine oranla bir, hatta iki adım önde olduğunu söylemek mantıklı olacaktır.
Dr. Ömer Selim Alan bir daha aday gösterilir mi, gösterilmez mi tam olarak bir fikir sahibi olmamakla birlikte gelen duyumlara göre “Dere geçilirken at değiştirilmez” sözünden de hareketle AK Parti’nin Selim Alan’la devam edeceği kuvvetle muhtemel görünüyor.
Bunun bilincinde olan mevcut belediye Başkanı Ömer selim Alan da seçime kısa süre kala vites yükselterek her koldan şehre hizmet götürmeye ve verdiği sözleri tutmaya özen gösteriyor.
Ne demişti 2019’'da…
“Hep birlikte yeni Zonguldak”
Projeler arasında,
Sahil projesi, (bitirildi)
Fevkani Köprüsü, (Çalışmalar süratle başladı)
Lavuar Alanı, (Proje tamam kazma vurulması an meselesi)
Dere ıslahı, (Çalışmalar devam ediyor)
Bunun yanı sıra tüm mahallelerde asfalt çalışmaları ve parke çalışmaları son sürat devam ediyor.
Son olarak Valilik önündeki boş alana dev bir saat kulesi kuruldu. Halkın beğendiği ve onay verdiği bu saat kulesi gerçekten buraya renk kattı. Kiminle konuşsak çok beğendiklerini söylüyor ve vatandaşlar bol bol selfi yapıyor.
Başkan Selim Alan son günlerde Zonguldak’a katkı sağlamaya devam ederken rakibi CHP ise İl ve İlçe Başkanlarını değiştirip bu defa Belediyeyi Selim Alan’dan geri alacağını iddia ediyor.
CHP’nin her zaman Zonguldak’ta seçim kazanabileceği gerçeğinden hareketle çıkaracağı aday çok önemli. Halkın benimseyeceği ve hizmet edeceğine inanacağı bir isim olmazsa yine hüsrana uğrar diye her yerde konuşuluyor.
Son olarak bir de şu önemli detayı vermekte fayda var. Eğer seçimde AKP-MHP ittifakı gerçekleşirse işte o zaman CHP’nin işi hepten zor olacak diye de ben bunun altını çiziyorum.
*** *** ***
“Ya büyük bir savaşa ya büyük bir barışa”
İsrail’in masum Filistin halkına Gazze’de yaptığı büyük katliam karşısında dünya bu vahşeti maç izler gibi izlerken Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı da tepki üstüne tepki, uyarı üstüne uyarı yapmaya devam ediyor.
Nitekim Gazze'ye günlerdir bomba yağdıran İsrail'in bölgeye kara harekâtı düzenlemesinin vahşeti katliama çevireceği uyarısında bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Tam bir dönüm noktasındayız. Ya büyük bir savaşa ya büyük bir barışa gideceğiz" dedi. Garantörlük teklifini de yineleyerek Avrupalı ülkelere tepki gösteren Bakan Fidan, "Taraflara sağduyu telkin ederken kimileri savaşa körükle gidiyor. İsrail'e destek verenler bu suçun ortağıdır" ifadelerini kullandı.
Savaş demek kan, gözyaşı, zulüm, yıkım ve savaşan devletlerin uzun yıllar ekonomik ve sosyal anlamda bu yıkımların altında kalması ve belini kolay-kolay doğrultamayacağı demektir.
Bu anlamda İsrail devletinin güvendiği başta ABD olmak üzere birkaç devlete sırtını dayaması ve güvenmesi tersine dönerse işte o zaman İsrail diye de bir devlet kalmaz. Bu bakımdan iş işten geçmeden Sayın Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ifade ettiği gibi “büyük savaşa değil”, “büyük barışa” gitme yolunda hemen adımlarını atma zamanıdır…